Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 2004/16479
K: 2005/27656
T: 01.12.2005

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • GECELEYİN KONUT DOKUNULMAZLIĞINI BOZMA
  • UZLAŞMA
  • LEHE KANUN UYGULAMASI
İçtihat Özeti: Evli kadınla ilişki kurmak kocanın haklarına saldırı niteliğinde olup, bu amaçla konuta girilmesinde kocanın rızasının bulunmadığı açıktır. 5237 sayılı Yasanın 73/8. maddesi gereği fail ile mağdurun uzlaşması halinde kamu davasının düşürüleceğini belirtmiştir. Sanık lehine olan bu hüküm gereği işlem yapılması gerekir.
(5237 s. TCK m. 7/2, 73/8)
(5271 s. CMK m. 253, 254)
(765 s. TCK m. 193)
Geceleyin konut dokunulmazlığını bozmak ve sarkıntılık suçundan sanık Coşkun'un yapılan yargılaması sonucunda; sarkıntılık suçundan mahkûmiyetine, geceleyin konut dokunulmazlığını bozma suçundan ise beraatına dair (Ardahan Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 12.12.2003 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafii ve müdahil vekili tarafından istenmekle ve dosya C.Başsavcılığının 27.09.2004 tarihli tebliğnamesiyle dairemize gelmekle yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü.
  1. 765 sayılı TCK.nun 193. maddesi irade ve rıza özgürlüğünü ihlal ederek konuta girmeyi yasaklamış olup, konuta girmede rızadan söz edebilmek için ise failin başkalarının yasal haklarını çiğnememesi zorunludur. Evli bir kadınla ilişki kurmanın, evlilikte bağımlılık yükümlülüğünü öngören Türk Medeni Yasasına, dolayısıyla hukuka aykırı olduğu ve kocanın haklarına saldırı niteliğinde bulunduğu açıktır. Böyle bir ilişkinin kendi evinde kurulmasına kocanın rızasının olması düşünülemez ve varsayılamaz. Olay günü sanığın, kocanın rızasının söz konusu olamayacağını bilerek ve kendi iradesiyle konuta girdiği ve varsayılan rızasızlık nedeniyle de suçun oluştuğu gözetilmeden, atılı geceleyin konut dokunulmazlığını bozmak suçundan mahkûmiyeti yerine, konuta girmenin kendisini yakalatmak isteyen müdahilin rızası ile olduğundan bahisle beraatına karar verilmesi,
  2. Sanık hakkında sarkıntılık suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda; eylemin TCK.nun 421/2. maddesine uygun gerçekleştiğinin kabulü ile kurulan hükmün sanık müdafii ve müdahil vekili tarafından temyizi üzerine yapılan incelemesinde;
12.10.2004 gün ve 25611 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanarak 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7. maddesinin 2. fıkrasında "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" şeklinde düzenleme yapılmış, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesinde ise, lehe olan hükümlerin uygulanması usulleri belirlenmiş, bu kanunun 12. maddesi ile de 765 sayılı Türk Ceza Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır. Ayrıca 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile yargılamanın nasıl yapılacağına ilişkin kurallar yeniden düzenlenmiş, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 18. maddesi ile de, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu yürürlükten kaldırılmış, 5237 sayılı TCK.nun 73/8. maddesinde şikayete bağlı suçlarda mağdur ile failin uzlaşması halinde açılan kamu davasının düşürülmesine karar verileceği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 253 ve 254. maddelerinde ise uzlaştırma işlemlerinin nasıl yapılacağına ilişkin kurallar düzenlenmiştir.
Açıklanan tüm bu düzenlemelerin hüküm tarihinden sonra yürürlüğe girmiş olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7. maddesi ile 5252 sayılı Kanunun 9. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve müdahil vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı (BOZULMASINA), 01.12.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini