 |
T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 2001/3355
K: 2001/4754
T: 21.3.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TEHDİTLE BOŞALTMAYI SAĞLAMA
- KENDİLİĞİNDEN HAK ALMA SUÇU
Karar Özeti: 1- Boşaltmayı sağlayabilmek için kiralananın birkaç kez kilidini değiştiren, tanığa."... evi terk etsin, aksi halde... her türlü kötülüğü yaparım" biçiminde tehdit eden, iddianamenin konusunun bu doğrultuda olmasına, boşaltılmanın gerçekleşmesine göre sanığın eylemi TCY.nın 308/2. maddesine uyan suçu oluşturur.
2- Sanığın nüfus kaydının getirtilmemesi CYUY.nun 242. maddesine aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 191/1, 308/2)
(1412 s. CMUK. m. 242)
Tehditten sanık Abdulvacit'in yapılan yargılaması sonunda; suçun değişen vasfına binaen sanığın eylemi sair tehdidat niteliğinde görüldüğünden ön ödeme nedeniyle hakkındaki kamu davasının TCK'nun 119/6. maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına dair (Ankara 10. Sulh Ceza Mahkemesi)nden verilen 16.12.1999 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi C. Savcısı tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C. Başsavcılığının 1.2.2001 tarihli tebliğnamesiyle daireye gönderilmekle okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü;
O Yer C. Savcısının temyiz isteğinin suç vasfına yönelik olması nedeniyle hükmün temyiz kabiliyetinin bulunduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
1- Müştekinin ev sahibi olan sanığın tahliyeyi sağlayabilmek için olaydan önce kiralanan yerin kilidini birkaç kez değiştirdiği; bu şekilde kilit değiştirilmesinin akabinde evde kalan eşyalarını alabilmek ve müşteki ile sanık arasındaki sorunların giderilmesine yardımcı olabilmek için sanığı telefonla arayan tanık Savaş'a '... evi terketsin, aksi halde akla gelebilecek her türlü kötülüğü yaparım..." şeklinde sözler sarfederek sanığın müştekiyi tehdit ettiğinin bu tanık tarafından beyan edilmesine, iddianamenin konusunun da 12.1.1999 tarihinde ve tahliyeyi sağlayabilmek için yapıldığı ileri sürülen bu eylem olmasına ve tahliye işleminin de gerçekleştiğinin anlaşılmasına göre; TCK'nun 308/2. maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi gereken eylem nedeniyle, hatalı kabul ve değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanığın nüfus kaydının celbedilmemesi suretiyle CMUK'nun 242. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, O Yer C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla .yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 21.3.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.