 |
T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 1988/601
K: 1988/518
T: 10.02.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa aykırı hareket etmekten sanık Memduh'un anılan Kanunun 48; 647 sayılı Kanunun 4/1; TCK.nun 72. maddeleri uyarınca 4250 lira hafif para cezası ile cezalandırılmasına dair, (Gaziantep 2. sulh Ceza Mahkemesi)nden verilip kesinleşen 20.11.1987 gün ve 1987/20270-2673 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı'nca verilen 2.2.1988 gün ve 05588 sayılı yazılı emre müsteniden dava dosyası C.Başsavcılığı'nın 4.2.1988 tarih ve 125 sayılı ihbarnamesiyle daireye gönderilmekle okundu,
Mezkur ihbarnamede;
Olay sırasında sanığın kanındaki alkol miktarının Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 110/b maddesinde öngörülen 0,50 miktarın üstünde olduğu hususu tesbit edilmeden sanığın yazılı olduğu şekilde mahkumiyetine karar ittihaz edilmiş bulunulmasında isabet görülmediğinden CMUK.nun 343. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yazılı emre atfen ihbar olunmuştur.
Gereği düşünüldü:
KARAR : Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 110. maddesinin son fıkrasında, kandaki alkol miktarının teknik cihazlarla ve kan alınarak laboratuvarda tesbitinin mümkün olmadığı hallerde, bu hususun rutin muayenelerle saptanacağı belirtilmiş olup, nöbetçi hükümet tabibi tarafından bu yöntemle yapılan muayene sonunda düzenlenen raporda sanığın "ileri derecede alkollü" olduğu belirtilmiştir. Bu seviyede alkollü olma, reflekslerin ve normal hareket kaabileyetinin zaafa uğramasını ifade etmektedir. Sanık bu doğrultudaki rapor ile tutanağı kabul ve alkollü olarak araç kullandığını beyan etmiştir. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 110. maddesinde kanlarındaki alkol miktarı 0.50 promilin üstünde olanların araç kullanamayacakları belirtilmiş olup, ileri derecede alkollü olması nedeniyle güvenli şekilde araç kullanması söz konusu olmayan kişinin, bu madde kapsamı içinde mütalaası lüzumu kuşkusuzdur. Ezcümle, hekim tarafından rutin muayene ile dahi, ileri derecede alkollü olduğu tereddüde yer bırakmayacak şekilde müşahade olunan sürücünün, kanındaki alkol miktarının muayyen limitiaşmadığının kabulü halinde, bu durumdaki bir kimsenin karayolunda güvenli olarak araç kullanabileceği sonucu doğacak ve bu şekildeki bir kabul amaç dışı uygulamalara yol açacaktır.
SONUÇ : Sonuç olarak, dosyaya ve kabule göre hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden yazılı emirle bozma isteminin REDDİNE, 10.2.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.