 |
T.C
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/1580
K: 2004/3596
T: 18.11.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi B.Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamında davacının tüm temyiz itirazları red edilerek hüküm davalı yararına bozulmuştur. Bozmaya uyulmakla davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşmuş olup, usuli kazanılmış hakkın korunması da Hukuk Usul Sistemimiz gereğidir. Uyulan bozma ilamına konu kararda 11.489.942.221 TL. maddi tazminata karar verildiği ve davalı yararına bozma yapıldığı halde bozma sonrasında önceki kararda hüküm altına alman maddi tazminat miktarını aşar biçimde 24.636.868.495 TL. maddi tazminata karar verilmesi isabetsiz olup bozma nedenidir.
3-Dava, iş kazası sonucu sürekli işgöremezliğe maruz kalan işçinin uğramış olduğu maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davacmm, işkazası sonucu uğradığı tazminatına karşılık işverenden ibra aldığı, ibranın makbuz niteliğinde olup olmadığı yöntemince denetlendiği, başka bir anlatımla, ibranın verildiği tarih itibariyle, davacı zararının hesaplandığı, sonuçta tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alman meblağ arasında açık oransızlık bulunması nedeniyle verilen belgenin, ibraname niteliğinde olmayıp makbuz niteliğinde olduğu, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerle hesap raporu içeriğinden açıkça anlaşılmakta olup, mahkemenin buna yönelik kabul ve uygulaması yerindedir. Uyuşmazlık kazadan sonra yapılan ödemenin, davada en son hesaplanan tazminattan hangi kıstaslar nazara alınarak indirileceği konusunda toplanmaktadır. Yerel Mahkeme ödeme tarihinde itibaren ödenen miktara yasal faiz işleterek güncelleştirilmesine ilişkin uygulamada bulunmuş ise de varılan bu sonuç isabetli değildir.
Yapılacak iş; öncelikle kısmi davayı içeren ödemenin zararı hangi oranda karşıladığını belirlemek, son verilere göre sigortalının tazminatını hesaplatıp yasal indirimler yapılmak suretiyle gerçek zararını tespit etmek ve tespit edilen gerçek zarardan, davalı tarafın kısmi ödeme tarihindeki zararı karşılama oranında indirim yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın kısmi ödemenin ödeme tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek güncelleştirilmek suretiyle maddi tazminatın belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 13.4.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.