 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2003/1784
K: 2003/4030
T: 29.4.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
818/m.43,44
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 58.587.712.000 lira maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmesi ve Ç... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 29.4.2003 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan Ç... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat Dursun Ali Aydın, T... Derin Kazı San. Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat Emin Gürol ile karşı taraf vekili Alişan Sertel geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi B. Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR :
1-Dava konusu olayda davalıların ayrı ayrı % 15 er'den toplam % 30 oranında kusurlu olduklarından bahisle maddi ve manevi tazminat hüküm altına alınmış ise de bu sonuç dosya içerisindeki bilgi belge ve toplanan delillere uygun düşmemektedir.
Gerçekten olayın işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle meydana geldiği ve topoğraf olan davacının kollektör yapılacak alanda bacalar arası mesafeci ve bacaların yerlerinin belirlenmesi için ölçüm nedeniyle ve işi gereği bulunduğu sırada bir kaza geçirdiği ve bu kazanında yürütülen iş sırasında olması nedeniyle iş kazası olduğu yönünde taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Ne varki olayda sahil düzenleme inşaatını yapımını üstlenen ve ana işveren konumundaki Ç... İnşaat Ltd. Şti. ile bunun alt işvereni olan ve kazı işinden sorumlu T... Derin Kazı Ltd. Şti'nin kusurlarının raporda belirtildiği gibi toplam % 30 olmayıp daha düşük oranda olduğu anlaşılmaktadır. Olaya neden olan dava dışı 3. kişi Mustafa Ş. tüm trafik kurallarını ihlal etmek suretiyle bisiklet yolunun baryerlerini aşıp bisiklet yolunu da geçerek kaldırıma çıkmış ve bu çevrede bulunan kazalıları yaralamıştır. Şu duruma göre ağır kusuru ile tüm tüm trafik kurallarını ihlal eden dava dışı otomobil sürücüsünün 1. derecede kusurlu olduğu açıktır. Davalılar ise yol kıyısında henüz kazı işlemleri başlamamakla birlikte ön işlemlere girişmiş olmalarına rağmen çalışma yapıldığına dair ikaz işaretleri koymadıklarından küçük oranda dahi olsa ihmalleriyle zararlandırıcı sigorta olayının meydana gelmesine neden olmuşlardır. Hal böyle olunca zararlandırıcı sigorta olayının 3. kişinin % 90'nı aşan orandaki kusurlu hareketiyle meydana geldiği, davalılara verilen toplam % 30 oranındaki kusurun fazla olduğu açıktır. Bu durumda da 3. kişinin ağır kusuru ile neden olduğu olayda olayın asıl sorumlularının dava dışı kalması, davalıların kusurlarının cuzi miktarda olduğunun kabul edilmesi gerekmesine göre mahkemece B. K.'nun 43.44 maddelerine göre yapılacak hakkaniyet indiriminin % 50'den aşağı olmaması gerekirken takdir hatası ile % 30 indirim yapılarak sonuca gidilmesi usul ve Yasa'ya aykırıdır.
2- Olayın oluş şekline, davacının duyduğu elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna 26.6.1966 gün ve 1966/7-7 sayılı İçtihadi Birleştirme Kararı'nın içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine hak ve nefaset kurallarına ve özellikle olayda davalıların çok cüzi oranda kusurlu bulundukları dikkate alınarak manevi tazminatın takdiri gerekirken fazla miktarda manevi tazminat karar verilmesi usul ve Yasa'ya aykırıdır.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılar yararına takdir edilen 275.000.000 lira duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 29.4.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.