 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2002/10855
K: 2003/54
T: 20.1.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
1475/m.73
1086/m.409
DAVA : Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ve tetkik hakimi M.B. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
KARAR :
1. Mahkemece HUMK'nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilen dava sırasında alınan kusura ilişkin bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Açılmamış sayılan dosyadaki kusur raporu tarafları bağlamaz. Mahkemece işin niteliği, davacının yaşı, kıdemi, İş Kanunu'nun 73. maddesinin öngördüğü koşullar, işyerinin niteliği, işverenin durumu, işyerinde alması gereken önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri alıp almadığı ve işçinin bu önlemlere uyup uymadığı gibi hususlar göz önünde tutulmak suretiyle kusur durumunu saptayacak nitelikte uzman bilirkişi raporu alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2. Davacı ilk dava dilekçesinde olay tarihinden itibaren yasal faiz istediği halde dilekçesinde 29.3.1998 ve 29.3.2001 tarihlerinden itibaren faiz istediği gibi ıslah dilekçesinde de 29.3.2001 tarihinden itibaren faiz talep etmiştir. Dava dilekçesinde talep edilen faizin başlangıç tarihi konusunda çelişki bulunduğuna göre HUMK'nun 75/2. maddesi uyarınca davacının açık ve kesin iradesi açıklattırılmaksızın 29.3.2001 tarihinden itibaren faize hükmolunması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 20.1.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.