 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2001/9180
K: 2002/853
T: 11.2.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
506/m.140
Davacı, davalı Kuruma borçlu olmadığının tesbitiyle ödemiş olduğu miktarın istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi M.Altan Çeliker tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR :
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
1-Dava nitelikçe idari para cezası borcu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Davacı hakkında, 506 sayılı yasanın 140. maddesinde öngörülen koşulların oluşması nedeniyle, idari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının anılan maddede belirtilen prosedür çevresinde kesinleştiği, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, idari para cezasının kesinleşmesinden sonra ve özellikle 6183 sayılı yasa uyarınca borçluya gönderilen ödeme emrinden önce veya ödeme emrine yönelik bir itiraz olmaksızın borçlu olmadığına ilişkin "menfi tesbit" veya borcun ödenmesinden sonra "istirdat" ( geri alma ) davası açılması durumunda sorunun çözümlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Davacı hakkında davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasanın 140'ncı maddesinde öngörülen yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle idari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının 140 madde çevresinde kesinleştiği, dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Öte yandan, yukarıda sözü geçen maddede öngörülen özel prosedür çevresinde kesinleşen hususların yeniden incelenmesine olanak olmadığı hukuksal
gerçeği ortadadır. Başka bir anlatımla, bu kesinleşme; nihayet idari para cezasına ait işlemlerin yargı yerince yeniden denetleme olanağını kaldıran bir durum olduğu söz götürmez. Bundan başka, 140. maddede öngörülen prosedür çevresinde kesinleşen idari para cezasının tekrar incelenmesine olanak tanımak Sosyal Sigortalar Kanununun 140. maddesinde kabul edilen ilke ile bağdaşmadığı da açıktır. Tersinin kabulü yöntemince, giderek yasadan kaynaklanan ve özel prosedür çevresinde kesinleşen idari para cezasının dayanağı bulunan bilgi ve belgeleri yok saymak olur ki, bu hususun kabulüne yasaca ve hukukça olanak bulunmadığı da tartışmasızdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutularak idari para cezası yönünden davanın reddi gerekirken yazılı şekilde görev yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11.2.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.