|
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi Başkanlığı
E : 2001/6379
K : 2001/6579
T : 9.10.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; bozmaya uyarak ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 13.844.240.647 lira maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi ve davalı vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.9.2001 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı vekili Avukat Aysel P... ile karşı taraf vekili Avukat Mebrure G... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde Tetkik Hakimi B.Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre tarafların sair temyiz itirazlarının reddine.
2-HUMK. 87.maddesine göre ıslah suretiyle müddeabihin değiştirme imkanı bulunmaktadır. Dava sonuna kadar yapılan bu değişiklikler Anayasa Mahkemesince sözü edilen maddenin son fıkrasının iptal edilmesi karşısında geçerli sayılmalıdır. Bu yönden davacının maddi tazminat miktarını artırması yönündeki isteminin usul ve yasaya uygun değildir.
3-Davalı işverene verilen sorumluluk tehlike sorumluluğuna dayanmaktadır. Bu tür sorumluluklar işverenin kastı, kusuru, işçi sağlığı iş güvenliği kurallarına aykırı davranışından kaynaklanmayıp doğrudan iş hukukunun çeşitli tehlikelere karşı çalışma durumunda bulunan işçiyi koruma düşüncesine dayanır. Bu gibi durumlarda BK. 43-44.maddeleri mutlak suretle tartışılmalı belirlenen tazminat tutarından öncelikle işin özelliği ve tarafların sosyal durumları dikkate alınarak mahkemece takdir olunacak indirim yapılmalı ve en son SSK.'ca bağlanan gelirin peşin sermaye değeri düşünüldükten sonra gerçek zarara hükmedilmelidir.
Mahkemenin belirtilen bu maddi ve hukuksal olguları dikkate almaması keza usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve
hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Davacı ve Davalı yararına takdir edilen 97.500.000 lira duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 9.10.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.