 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2001/5077
K: 2001/5357
T : 5.7.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, davalı Kurum işleminin iptaliyle, ödemiş bulunduğu 8.540 Alman markından kendisine emekli maaşı olarak ödenmiş bulunan 682.000.000.-TL.'nin düşümü ile bu günkü kur üzerinden farkı olan 1.682.000.000.-TL.'nin 27.10.2000 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi E... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
Davacı, Almanya'da işçi olarak çalışmakta iken, 3201 sayılı kanundan yararlanmak için 13.12.1993 tarihinde, borçlanmış ve 8.540 DM karşılığı Türk Parası yatırmıştır. Bilahare davacının 27.6.1997 tarihine kadar işsizlik parası aldığı anlaşılmakla yurt dışı borçlanması iptal edilmiş ve kurumca bu tarihe kadar ödenen aylıkların istirdadı istenmiştir.
Bu dava ile davacı, SSK'ca yapılan işlemin iptali ile, ödediği 8.540 Alman Markının dava tarihindeki kur üzerinden Türk parasına çevrilip, ödenen aylıkların mahsubu ile bakiye alacağını faizi ile talep etmiştir.
Mahkemece, SSK'nın borçlanma işleminin iptali doğru bulunarak borçlanma tarihindeki döviz kuruna göre, davacının SSK'dan alacağı olmayıp, aksine borcu olduğu gerekçesi ile dava reddedilmişse de bu sonuç usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Gerçekten, 3201 sayılı yasanın 6.maddesinde yurt dışında çalışmaya devam etmesi halinde, sadece yaşlılık aylığından ödenen aylıklar kesilecek ve sosyal güvenlik askıya alınacaktır. Bunun sonucunda da yaşlılık aylığı bağlanması sırasında yurda kesin dönüş yapmadığı anlaşılırsa, borçlanma iptal edilmeyip, kesin dönüş tarihine kadar işlem askıya alınmış olacak, bağlanan aylık kesilip ödenenler istirdat edilebilecek, kesin dönüş yaptığı zaman ise, borçlanma iptal edilmediği için,sigortalıya tekrar yaşlılık .aylığı bağlanabilecektir. Hukuk Genel Kuruly14.2.2001 gün, 2001/21-105-139 sayılı kararı da bu doğrultudadır. Somut olayda, davacı borçlanma bedelinden ödenen aylıkların mahsubunu istemişse de, asıl amaç ve talep borçlanma işlemini iptal eden kurum işleminin iptalidir. Yukarda açıklanan nedenlerle, SSK 'nın , davacının borçlanma işlemini iptal eden işlemi doğru olmadığından davacının bu talebinin kabulü ile, sadece, ödenen aylıkların faizi ile birlikte tesbit edilerek davacıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, talebin tümden reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 5.7.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.