 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E:2001/4423
K:2001/4502
T:07.06.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Davacı iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi B.Mustafa Ş... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Olayın oluş şekline, müterafik kusur oranlarına husule gelen elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına paranın alım gücüne ve özellikle 26.6.1966 gün ve 1966/7-7 sayılı içtihadı birleştirme kararının içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine sürekli iş göremezlik oranına niteliğine hak ve nesafet kurallarına göre hükmedilen 1.200.000.000 TL manevi tazminatın az olduğu açıkça belli olmaktadır.
3-Zararlandırıcı sigorta olayı sonucu malul kalan işçinin maddi tazminatın hükme dayanak alınan hesap raporunda 70.472.343.747 TL olarak belirlendiği bu miktardan kaçınılmazlık nedeniyle % 40 oranında yapılan indirim sonucu tazminatın 42.283.405.448 TL olduğu SSK tarafından hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanarak bildirilen peşin sermaye değerinin de 35.141.965.965 TL olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkça anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca davacının işverenden isteyebileceği tazminat tutarının 7.141.439.483 TL olduğu ortadadır. Oysa mahkemece davacı zararının 3.454.971.353 TL olarak belirlendiği ve bu miktara hükmedildiği belirgindir.
Yapılacak iş hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan veriler nazara alınarak davacının tazminatını belirlemek, belirlenen tazminattan 4447 sayılı kanunun ek 38. maddesi gereğince hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanan sigortalıya bağlanan gelirlere peşin sermaye değerini SSK'dan sorarak bildirilen miktar tenzil edilmek durumuna göre hakkaniyet indiriminin gerekip gerekmeyeceği değerlendirilmek suretiyle, kazanılmış haklarda göz önünde tutulmak suretiyle karar vermekten ibarettir.
4-Kabule göre de maddi tazminatın kısmen reddi SSK'ca sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerindeki artışlardan kaynaklanmasına göre davalı yararına vekalet ücretine karar verilmiş olması da isabetsiz olup bozma nedenidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 7.6.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.