 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2001/4194
K: 2001/4458
T: 5.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İSTİHKAK DAVASI
- TAŞINIR MALDA MÜLKİYET KARİNESİ
- MUVAZAA
Karar özeti: Taşınır mallar borçlunun evinde haczedildiğinde mülkiyet karinesi borçlu yararınadır ve davacı hu karinenin aksini kesin ve güçlü delillerle ispat etmelidir.
Malların ihaleden mitin alınmasına ve başkasına sözleşme ile satılmasına karşın, 2,5 yıl gibi uzun bîr süre el değiştirmemesi ve borçlu elinden çıkmaması hayatın olağan akışına uygun olmayıp, taşınır mallarda mülkiyetin devri için teslim koşulu nazara alındığında, ihale ve sonradan düzenlenen satış sözleşmesinin alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak gerçekleştirildiği gözönüne alınarak, davanın tümünün reddi yerine, kiralamadan sözedilerek kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır,
(743 s.MK.m.687)
(2004 s.İİK.m.97/a)
Mahalli Mahkemesinde verilen kararın temyizen tetkiki davalı (alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mercice ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği Anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Uyuşmazlık İİK.'nun 96 ve onu izliyen maddelerine dayalı 3. kişinin istihkak davasına ilişkindir.
Davacı Borçlu aleyhine Samandağ İcra Müdürlüğünün 1997/98. 1997/175 ve 1997/3036 sayılı dosyalarıyla yapılan takipler sonucu 16.6.1999 .tarihinde borçluya ait evde haczedilen ev eşyalarının kendisine ait olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını istemiş, mercice davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiştir.
Dava konusu ev eşyaları borcunun evinde haczedildiğinden İİK.'nun 97/a .maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu yararınadır. Davacı bu yasal karinenin aksine kesin ve güçlü delillerle ispat edememiştir. Davacı haczedilen inalları Samandağ İcra Müdürlüğünün borçlu aleyhine yürütülen 1996/789 (sayılı takip dosyasında 24.12.1996 tarihinde yapılan ihalede satın alan Yasin'den 28.4.1999 tarihli (menkul eşya satın senedi) ile satın aldığını ileri Sürmüştür. Ancak ihaleye konu bu takibin, borçlu hakkında yapılan 3 takip dosyasındaki borcun doğumundan sonra bonoya dayalı olarak 27.11.1996 tarihinde ihtiyadi hiçiz yolu ile başlatıldığı, borçlunun ödeme emri tebliğini eklemeden icra dairesine giderek borcu kabul ettiği, 24.12.1996 tarihinde rasinin tek başına ihaleye girerek maları satın aldıktan sonra davacı Ganim'e sattığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Malların ihalede satın alınmasına ve aradan 2,5 yıl kadar süre geçip satış sözleşmesine konu edilmesine karşın el değiştirmemesi ve borçlu elinden çıkmaması hayatın olağan akışına uygun değildir. MK.'nun 687. maddesine göre taşınır mallarda mülkiyetin alıcıya geçmesi için teslim koşul olduğundan davacı alıcının mülkiyet iddiası hukuki dayanaktan yoksundur. Bu durumda ihalenin ve sonradan düzenlenen satış sözleşmesinin alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak gerçekleştirildiği açık seçik ortada olduğundan davanın tümünün reddi yerine dosya içeriğine uygun düşmeyen kiralamadan sözedilerek yazılı şekilde pişmen kabule karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının temyiz edene iadesine, 5.6.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.