 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E: 2001/2395
K: 2001/4374
T: 4.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- BORÇLANMA
- İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILIK
- HİZMET SÜRELERİNİN BİRLEŞTİRİLMESİ
Karar özeti: İsteğe bağlı sigortalı olarak 1479 sayılı Yasanın tabi kurumundan yaşlılık aylığına hak kazanan davacının, 2926 sayılı Yasanın geçici 1. maddesi gereğince borçlandığı hizmeti 2829 sayılı Yasa gereğince birleştirilerek hizmete dahil edilmesi gerekir.
(506s. SSK.m.1)
(1479 s.Bağ-Kur K.m.79)
(1926 s. TÇK.geçici m.1)
Davacı, Tarım sigortalısı olarak yaptığı 10 yıllık hizmet borçlanmasının ve isteğe bağlı sigortalılığın geçerliliğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, nitelikçe, Tarım Bağ-Kur sigortalısı iken geçici 1. madde gereğince yapılan 10 yıllık borçlanmanın 1479 sayılı Yasa uyarınca, yaşlılık aylığına hak kazandığında, 2829 sayılı Yasa uyarınca birleştirmede, gözönünde tutulması gerektiğinin tesbiti ile, Kurum sataşmasının giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacının 2926 sayılı Yasaya tabi iken aynı Yasanın geçici 1. maddesinin sigortalılara sağladığı olanaktan yararlanmak suretiyle geçmiş 10 yıllık hizmet süresini borçlandığı, ve primlerini ödediği, sonradan 1479 sayılı Yasanın 79. maddesi gereğince isteğe bağlı Bağ-Kur Tarım sigortalısı olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacıya 1479 sayılı Yasa uyarınca bağlanacak yaşlılık aylığının hesabına, 2926 sayılı Yasanın geçici 1. maddesi uyarınca yapılan 10 yıllık borçlanmanın katılıp katılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerçekten, davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin son fıkrasında; borçlanılacak süreler, diğer Sosyal Güvenlik Kanunlarına tabi bir işe girerek, o Kanuna tabi Kurum veya Kuruluşlardan aylığa hak kazananların 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre birleştirilecek hizmetlerine dahil edilmez hükmü öngörülmüştür. Öte yandan, borçlanılan hizmetleri birleştirilmeyecek sigortalıların, zorunlu sigortalılar olduğu, isteğe bağlı sigortalıların kapsamı dışında tutulduğu maddede sözü geçen "borçlanılacak süreler diğer Sosyal Güvenlik Kanunlarına tabi bir işe girerek" sözcüklerin içeriğinden açıkça anlaşılmaktadır. Zira, isteğe bağlı sigortalılar, bir sosyal güvenlik kanununa tabi işe girerek eylemli olarak çalışan kimseler değildir. Anılan sigortalılar aktif sigortalı konumunda olmayıp, pasif sigortalılardır. Ancak, tabi olduğu Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına bazı sigorta kollarından prim ödemektedirler, ve bu nedenle, Sosyal Sigortalar Kanununun 1. maddesinde, öngörülen sosyal sigorta yardımlarının tümünden yararlanamazlar. Yasa koyucu, bu nedenle, borçlanılacak hizmetler yönünden, isteğe bağlı sigortalılar; 2926 sayılı Yasanın geçici 1. maddesi kapsamı dışında tuttuğu, başka bir anlatımla, isteğe bağlı sigortalılar için borçlanılacak hizmetlerin, birleştirmede nazara alınması gerektiğini öngörmüştür.
Nitekim; 2829 sayılı Yasanın geçici 3.maddesinde benzer nitelikteki bir-borçlanmanın Bağ-Kur tarafından bağlanacak aylıklar yönünden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Hal böyle olunca, isteğe bağlı sigortalı olarak 1479 sayılı Kanunun tabi Kurumdan yaşlılık aylığına hak kazanan davacının, 2926 sayılı Yasanın geçici t. maddesi gereğince borçlandığı 10 yıllık hizmetini 2829 sayılı Kanun hükümleri gereğince birleştirilecek hizmete dahil edilmesi gerektiği ortadadır. . Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 4.6.2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasanın geçici 1. maddesi son fıkrasında; açıkça sözü edilen maddeden yararlanmak suretiyle borçlanılan kişilerin, bu borçlanma sürelerinin diğer sosyal güvenlik kuruluşu Yasalarına tabi işlere girip ve bu kuruluşlardan emekli olmak istediklerinde nazara alınamayacağını öngörmüştür.
Yasanın bu açık kuralının amacı, gerçekte Tarım Bağ-Kur'lu sigortalılara 10 yıl gibi uzun bir süre borçlanma imkanı tanımak ve bu kimselerin diğer sigorta Yasalarına göre daha avantajlı koşullarla emekliliklerine kavuşmalarını sağlamaktır.
Ne var ki, sözü edilen Yasa kuralı bu imkanın kötü kullanımı da engellemek istemiş, Tarım Ba-Kur'lu görünüp buradan uzun süre borçlandıktan sonra, bu hizmetlere dayanarak başka sigorta Yasalarından emekli olmalarını da istememiştir.
Kısaca; bir hakkın kötüye kullanımına, MK.nun 2.maddesinde öngörüldüğü biçimde geçerlik tanımamıştır.
Kaldı ki, dava konusu olayda, davacı Bağ-Kur'a aktif sigortalı da değildir. Aktif sigortalıya tanınmayan bir hakkın, isteğe bağlı sigortalıya hiç tanınmaması gerekir.
Belirtilen nedenlerle, Sayın çoğunluğun görüşüne katılmak mümkün olmamıştır.