Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/1366
Karar no: 2000/1322
T : 21.2.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
EMEKLİ MAAŞININ KESİLMESİ
SİGORTA EMEKLİSİNİN YENİDEN SİGORTALI İŞE GİRME
   HAKKI
YASAL TERCİHİN KULLANILMASI
 
Karar Özeti: SSK dan emekli olduktan sonra yeniden sigortalı bir işte çalışmaya başlayan iştirak çinin, yaşlılık aylıklarının kesilmesi ve ödenen aylıkların geri istenmesi yasaya aykırıdır.
Böyle bir durumda yapılacak işlem, iştirakçinin Anayasal güvenlik hakkının hatırlatılması ve bilgilendirilme görevi ifa edilerek SSK. nun değişik 63. maddesi yönünden tercihinin belirlenmesi için iştirakçinin uyarılması veya ödenen primlerden % 24 sosyal güvenlik destek primi karşılığı bloke edilerek fazlasının iade edilmesinden ibaret olmalıdır.
         (506 s. SSK. m. 63, 73, 78)
 
Davacı, 20.3.1997 tarihi itibariyle emekli maaşının kesilmesi ve fuzuli ödendiğinden bahisle maaşların geri alınmasına dair kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
 
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
 
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
 
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddine
 
2- Davacı temyizine gelince;
 
Davacı Sosyal Sigortalar Kurumundan 13.12.1995 tarihinde emekli olduğunu 20.3.1997-24.8.1997 tarihleri arasında sigortalı olarak çalışmaya başladığından bahisle kurum tarafından 20.3.1997 tarihi itibariyle emekli maaşının kesildiğini ve fuzuli ödenen maaşların ödenmesini isteyen kurum işleminin iptalini istemiştir.
 
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç dosya içeriğine usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
 
Davacının emekli olduktan sonra 5.5.1997 tarihinde Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışmaya başladığını Muğla Sigorta Müdürlüğüne bildirmiştir. 20.3.1997-24.8.1997 tarihleri arasındaki çalışmaları ile ilgili 11.4.1997 gün ve 08785 varide ile işe giriş bildirgesi verilmiş ve primlerin ödendiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
 
Sorunun çözümü yönünde, öncelikle, 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı alan sigortalıların yeniden çalışmaları durumunda uygulanacak 63. maddenin kapsam ve geçirdiği evrelerin belirlenmesinde yarar olacaktır. Gerçekten, 506 sayılı Yasa sistemi, 29.4.1986 günlü 3279 sayılı Yasa ile değiştirilen 63. maddenin getirdiği düzenlemeden önce, Kurumdan yaşlılık aylığına hak kazanan ve aylık almakta olanların, aylıkların kesilmeden çalışmalarına imkan tanınmamaktaydı. Kısaca, Kurumdan yaşlılık aylığı alanlar ya aylıklarını veya çalışmayı tercih edecekler, iki durumu bir arada sürdüremeyeceklerdi. Ne var ki, bu durum, T.C. Emekli Sandığı iştirakçileri ve Bağ-Kur sigortalıları açısından, 506 sayılı Yasa kapsamında buluşanlar aleyhine haksız bir uygulama ortaya çıkarmış, aynı durumda bulunan, T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi ile Bağ-Kur sigortalısı, hem yaşlılık aylıklarını alıp, hem de bu aylıklar kesilmeden çalışma imkanına sahipken 506 sayılı Yasa kapsamında olanlar bu imkandan yoksun kılınmışlardı. İşte yasa koyucu bu eşitsizliği gidermek amacıyla, yukarıda sözü edilen yasa değişikliğini kabul etmiş ve 63. maddeyi yeniden düzenleyerek 506 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığı alanlara, aylıkların kesilmeden çalışma imkanı sağlamıştır. (TBMM 17.Dönem çalışmaları 5. Sayısı 432. s. 17).
 
Yeni düzenlemeye göre; yaşlılık aylığı alanların yeniden çalışmaya başlamak istemeleri durumunda, kendilerine alternatifli bir sistem getirilmiştir. Yaşlılık aylığı alan; bu sistemlerden birini tercih ederek çalışmasını sürdürebilecektir. Sözü edilen 63. maddenin (A) bendinde gösterilen birinci sistemde, yeniden çalışmaya başlayan sigortalı yaşlılık aylığını kestirecek ve normal sigortalı gibi çalışmasını sürdürecektir. Bu durumda kendisinden 78. maddede belirtilen kazançlar toplamından 73. maddeye göre prim kesilecek ve sonuçta sigortalı, çalışmasını sona erdirdiğinde, kesilen prim ve çalışma süresi gözönünde tutularak kendisine son durumuna göre yaşlılık aylığı bağlanabilecektir. Böylece sigortalı, kendisine önceden bağlanan yaşlılık aylığının gösterge ve oranını arttırma imkanına sahip kılınmış, önceden mümkün olmayan bir hakka kavuşmuştur. Sözü edilen maddenin (B) bendinde belirlenen ikinci durumda ise, yaşlılık aylığı almakta olan kişi yeniden çalışmaya başladığında; aylığını almaya devam edecek Sosyal Güvenlik Destek primi adı altında, % 6 yaşlılık aylığı alandan % 18'i işverenden alınmak koşuluyla toplam % 24 oranında bir katkı payı ödeyecektir. Görüldüğü üzere; yaşlılık aylığı alan kişiye yasa bir tercih hakkı getirmiştir. Hangi sistemi, tercih edeceğini aylık sahibi kendisi belirleyecek ve durumunu ortaya koyacaktır. Kişi, açıkça iradesini ortaya koymadan aylığı kesilmeyecektir. Esasen yasal koşulların gerçekleşmesi sonucu yaşlılık sigortası kolundan aylığa hak kazanan kişinin aylığını keserek ortada bırakmak hem Sosyal Güvenlik ilkesine hem de onun alt yapısını oluşturan Sosyal Sigorta sistemine aykırı olur ve kişiye sağlanan yasal imkanını da işlemez hale getirir.
 
Dava konusu olayda davacı yaşlılık aylığının kesilmesi yönünden kuruma yazılı başvuruda bulunmamıştır. Yaşlılık aylığı almaya devam ettiği bir dönemde 1 Ser günden bir aylık süre sigortalı bir işte çalışmış ve bu çalışması karşılığı prim tahakkuk ettirilmiştir. Davacı, % 24 oranında sosyal güvenlik destek primi ödeyeceği yerde bu miktarın çok üzerinde 73. maddeye göre prim ödemiştir. Dahası, mahkemece davacıya "sosyal güvenlik destek primi adı altında" ikinci kez prim ödettirilmiştir. Yine olayda kaçak işçi çalıştırmak ve prim kaybına yol açmak gibi bir durumda söz konusu değilken sırf yazılı başvuru bulunmadığı gerekçesi ile davacının yaşlılık aylığının kesilmesi ve aylarca aylıktan yoksun bırakılması yasaya ve adalete uygun düşmez. Kaldı ki, davacının imzasını taşıyan 11.4.1997 tarihli 080785 sayılı "tekrar işe giriş bildirgesi" başlıklı bildirgede sigorta sicil numarası yerine emekli tahsis numarasının kuruma bildirilmiş olması 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 63. maddesinin B bendinde aranan yazılı başvuruya ilişkin davacının bir irade bildirimi olarak kabul edilmesi gerektirir. Kurumun böyle bir durumda yapacağı işlem, iştirakçilerinin Anayasal Sosyal Güvenlik haklarını hatırlatma ve onları bilgilendirme görevini ifa ederek iştirakçisini 63. madde yönünden tercihini belirlemesi için uyarmak veya ödenen primlerden % 24 oranında Sosyal Güvenlik Destek Primi karşılığını bloke ederek, fazlasına iade etmekten ibaret olmalıydı. Bunun aksine bir uygulama hem Anayasal Sosyal Güvenlik ilkesinin özüne hem de anılan 63. maddenin getirilmiş amacına ters düşer. O nedenle Kurumun, yaşlılık aylıklarını kesmesi ve ödenen aylıkları geri isteme kararı alması yasaya aykırıdır.
 
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
 
S o n u ç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.2.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini