 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1912
Karar No : 1998/2190
Tarih : 26.03.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Ahmet Nihat Ö... İnş. San. A.Ş. Vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi B.Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağrtlar okundu'ktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Yerel Mahkeme, temyiz isteminin kanuni süre geçtikten sonra yapılması nedeniyle reddine karar vermiştir. Davalı bu kararı dahi temyiz etmiştir. O halde, bu yön üzerinde özellikle durulmalıdır. Hükmün, tefhiminin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 489 ncu maddesinin yollamada bulunduğu aynı Kanunun 388 nci maddesindeki unsurları içerir biçimde yapılmadığından Yasada öngörülen 8 günlük temyiz süresinin geçtiğinden sözedilemez. Hal böyle olunca, davalının hükmü süresinde temyiz ettiği anlaşıldığından mahalli mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin kararın bozulması ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432/son maddesi gereğince asıl hükmün temyizini amaçlayan temyiz itirazlarının incelenmesi gerekir.
2-Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan işçinin tazminatına esas olmak üzere günlük ücreti hiçbir kuşkuya yer vermeksizin işverenin işyeri kayıtlarından, tesbit edilmek yerine nedenleri ve dayanakları gösterilmeden İstanbul Ticaret odasında sorularak bildirilen ücretin tazminata esas alınması isabetli değildir.
Yapılacak iş, davacının günlük ücreti işyeri kayıtlarından giderek ücret tediye bordlolarından ve SSK Müfettişinin belirlediği kayıtlardan bu kayıtlardan tesbit edilememesi durumunda işçinin yaşı kıdem, meslek durumu nazara alınarak emsal işi yapan işçilerin aldığ ücret gözönünde tutularak tazminatı hesaplamaktan ibarettir.
O halde temyiz edenin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 26.3.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.