 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1484
Karar No : 1998/3838
Tarih : 26.5.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TESBİT DAVASI
ZORUNLU BAĞ-KUR SİGORTALILIĞI
SÜRENİN BAŞLANGICI
KARAR ÖZETİ: Davacı, sigortalılığı tescil edilmeden, kendiliğinden primlerini ödediği tarihten itibaren geçen sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesine yasaca olanak vardır.
Primleri ödenmiş dönemin sigortalılık süresinden sayılması için ise, 1479 sayılı Yasanın ek geçici 13. maddesindeki koşulların aranması gerekir.
(1479 s. Bağ-Kur K. m. 12,13)
Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, 1.10.1972-10.4.1979 tarihleri arasında sayılmayan Bağ-Kur sigortalılığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor-la dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, 10.4.1979 tarihinde primleri ödenen 1.10.1972 ile 10.4.1979 tarihleri arasındaki sürelerin zorunlu Bağ-kur sigortalısı olarak değerlendirilmesi gerektiğinin tesbiti istemine ilişkindir. Davacının yukarıda sözü geçen dönemle ilgili olarak kendiliğinden 10.4.1979 tarihinde bir defada primlerini kuruma ödediği 24.4.1988 tarihinde Bağ-kur'a başvurusu üzerine tescil edildiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık bir kimsenin geçmiş sürelerle ilgili olarak, bir defada kendiliğinden kuruma prim ödemesi halinde, primi ödenen sürelerin zorunlu sigortalı süreler olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasında toplanmaktadır Bu yönüyle davanın yasal dayanağı belirgin olarak 1479 sayılı Yasanın Ek geçici 12/2 maddesidir. Anılan maddede, sigortalılığı tescil edilmemiş olmakla birlikte, prim ödemesinde bulunmuş olanların, ilk primin ödeme tarihi ile 20.4.1982 tarihi arasında kalan sürelerin sigortalılık süresi olarak kabul edileceği hükmü öngörülmüştür. Somut olayda, davacı sigortalılığı tescil edilmemiş olmakla birlikte, kendiliğinden 1.10.1972 ile 10.4.1979 tarihleri arasındaki süre ile ilgili primlerini 10.4.1979 tarihinde ödediğine göre, ancak anılan tarihten itibaren geçen sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesine yasaca olanak olduğu açıktır. Öte yandan, geçmiş sürelerle ilgili olarak primleri ödenen süreler ancak Ek. geçici 13. madde gereğince değerlendirilmesi mümkündür. Dava konusu olayda ise, davacının Ek. geçici 13. maddenin öngördüğü koşullara sahip olmadığı da ortadadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazıl şekilde hüküm kurulması usul ve Yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 26.5.1998 gününde Oybirliğiyle karar verildi.