 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1202
Karar No : 1998/3543
Tarih : 15.5.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT DAVASI
MÜNAVEBELİ İŞÇİ
MESLEK HASTALIĞI
ÖZET : Münavebeli işçilerin, ocak dışı çalışmaları yönünden, fiili çalışma süreleri gözönünde tutularak, içerisinde bulundukları sosyal hayat koşullarına göre, makul ve kabul edilebilir bir süre asgari ücret üzerinden bir kazanç sağlayabileceğini dikkate almak ve hesap raporunu böylece düzenlemek gerekir.
(818s. BK. m. 46, 47)
Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 1.363.451 .TL maddi 75.000.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi ve duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkemece hükme dayanak kılınan hesap raporunda davacı münavebeli işçinin ocak işi çalışmaları dışında %40 oranında kazanç sağlayacağı kabul edilmişse de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Gerçekten, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının yeraltı ocak içi münavebeli konumunundu çalışan bir maden işçisi olduğu anlaşılmaktadır. Bu tür işçiler ise, statüleri gereği belli gün veya aylar ocak işinde çalışıp diğer süreleri dinlenmek üzere boşta geçirirler. Yeraltı ve ocak koşulları bu tür çalışma düzenini zorunlu kılmakta devamlı ocak içi çalışmanın yaratacağı olumsuz durumlar böylece kısmen de olsa önlenmek istenmektedir. Bu durumda; davalı işletmenin dinlenmek ve temiz havada sağlığını kazanmak üzere izinli saydığı bir işçinin ocak dışı geçen sürelerini normal bir işi gibi çalışarak değerlendirileceğini veya ocak içi çalışma kazancına oranla bir kazanç elde edeceğini kabul etmek bu tür işçiler yönünden kabul edilen ve münavebeli olarak adlandırılan sisteme ters düşer. Ne varki bu kimselerin belirtilen ocak dışı sürelerini tamamen boşta geçireceğini kabul etmek de yaşam koşulları ve hayatın olağan akışı ile bağ~.aşmaz. Bu durumda münavebeli işçilerin ocak dışı çalışmaları yönünden; fiili çalışma süreleri gözönünde tutularak içerisinde bulundukları sosyal hayat koşullarına göre, makul ve kabul edilebilir bir süre, asgari ücret üzerinden bir kazanç sağlayabileceğini dikkate almak ve hesap raporunu böylece düzenlemek gerekir.
Mahkemece; bu tür bir hesap yöntemi yerine, doğrudan ocak içi çalışmalara göre kabul edilen oran üzerinden sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), davalı yararına takdir edilen 20.000.000 lira duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.5.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.