 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/7713
Karar No : 1998/1099
Tarih : 16.02.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünnden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 1.349.985.450 tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, ilişkin hükmün süresi içinde temyizen vekilince istenilmesi ve duruşma da talepe incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23.12.1997 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü davacılar vekili Avukat Turabi T... ile karşı taraf davalılardan Mustafa Şen vekili Avukat H.İbrahim A... geldiler. Diğer davalılar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde Tetkik Hakimi Filiz Ekizoğlu tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
Bozma, davacı yararına yapılmış ve bozmaya uyulmuştur. Bozmaya uyulmakla davacı yararına usuli kazanılmış hakkın oluştuğu söz götürmez. Uyulan bozma kararı uyarınca inceleme ve araştırma yapılarak hak sahiplerinin zararlarının yeniden hesaplanması, hesaplanan tazminatlar; ilk bozmadan önceki karara esas alınan hesap raporundaki miktardan daha az tesbit edilmesi durumunda, usulü kazanılmış hak gözönünde tutularak bozmadan önceki hesap raporundaki belirlenen miktarlara hükmetmek gerektiği açıktır. Eğer yeniden yapılan hesap sonucu hak sahiplerinin tazminatı bozmadan önceki miktardan en son katsayı indirilmek suretiyle fazla saptanması halinde; saptanan bu miktara ek davalarda gözönünde tutulmak suretiyle hükmetmek gerektiği ortadadır.
Kabulü göre de: mükerrer ödemeyi önlemek bakımından davalılar tarafından yapılan ödemelerin infaz sırasında gözönünde tutulmasının doğal bulunacağından ödemelerin tazminatlardan indirilmesi de isabetsizdir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, temyiz eden davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacılar yararına takdir edilen 20.000.000 lira duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 16.2.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.