 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/7074
Karar No : 1997/7186
Tarih : 6.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAZMİNAT DAVASI
KISMİ DAVA
KABUL BİÇİMİNE UYMAYAN HÜKÜM
KARAR ÖZETİ: Önceki davada fazlaya dair hakların saklı tutulması koşuluyla, alacağın kalan bölümü için sonradan kısmi dava açılabilir.
İşverenin %50 kusurlu bulunduğu karar yerinde kabul edildiği halde bilirkişinin %70 kusur oranına göre yaptığı hesaplamanın hükme esas alınması isabetsizdir.
(818 s.BK.m.45, 47)
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, 10.000.000 TL maddi ve 40.000.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından, Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1. Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2. Davacı 29.7.1992 günlü dilekçe ile, fazlaya dair haklarını saklı tutmak suretiyle tazminat isteminde bulunmuştur. Öte yandan, hukuk sistemimizde, kısmi dava açılmasını engelleyen bir hüküm mevcut değildir. Bu bakımdan, alacaklı alacağının tümü hakkında dava açmak zorunda olmayıp fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmak kaydı ile evvela alacağının bir bölümünü ve Yasanın verdiği bu hakkı kötüye kullanmadıkça ve kısmi dava açma hususunda korunmaya değer bir yararı bulundukça, alacağının kalan bölümünü sonradan açacağı kısmi dava ile talep edebilir.
3. Bundan başka, işverenin %50 oranında kusurlu bulunduğu karar yerinde kabul edilmiş olmasına karşın, hesap bilirkişisi işverenin %70 oranında kusurlu olduğunu varsayarak hesaplamış olduğu tazminatın hükme esas alınması da isabetli değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 6.11.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.