 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/5680
Karar No : 1997/6637
Tarih : 21.10.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, meslek hastalığı sonucu malüliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, 150.000.000.-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Filiz Ekizoğlu tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalının tüm Davacının aşağıdaki bendin kapsam dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, %.18.38 fark maluliyet için uğramış olduğu manevi tazminet istemine ilişkindir. Davacının meslekte kazanma güç kayıp oranının 15.7.1988 tarihinde %12.1 oranında olduğu, sonradan, işgöremezlik oranının %30.48 yükseldiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacıda oluşan %12.1 oranındaki maluliyetinin %30.48 oranına çıktığı tarihine saptanmasına ilişkindir.
Meslek hastalığının, zamanla iyileşme göstermediği ve mevcut hastalık nedeniyle meslekte kazanma güç kayıp oranının zaman içinde artış gösterdiği fakat azalmadığ bilinen bilimsel bir gerçektir. Öte yandan, meslek hastalığının tesbit tarihinin, giderek, maluliyet oranının belirlenme tarihi faiz ile tazminatın miktarını doğrudan etkilediği ise söz götürmez. Hal böyle olunca, sürekli işgöremezlik oranının artma tarihinin hiçbir kuşku ve duraklamaya yer vermeksizin sağlıklı bir şekilde saptanması gerektiği ortadadır.
Mahkemece yapılacak iş, davacı ile ilgili tüm Tıbbi bilgi ve belgeler kendisiyle birlikte Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kuruluna gönderilerek davacıda mevcut %12.1 oranındaki meslekte kazanma güç kayıp oranının %.30.48 oranına çıktığı tarihi belirlemek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde Davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istak halinde davacıya iadasine aşağıda yazılı tamyiz harcının temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine 21.10.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.