 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/5293
Karar No : 1997/5886
T 30.9.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İSTİHKAK DAVASI
BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ
KESİN ÖNEL
KARAR ÖZETİ: Haczedilen hisse senetlerinin borçlu aracı kurumun saklama hesabında, davacıya ait kod numarası altında saklandığı iddiasının doğruluğunun saptanması halinde, senetlerin davacıya ait olduğunun kabulü gerekir.
Mahkemece, taraflara verilen kesin önele ilişkin arakararında yapılması gereken işler açık ve ayrıntılı şekilde belirtilmesi gerekir.
(2004 s. IlK. m. 99)
(1086 s. HUMK. m. 163)
Mahalli mahkemesinden verilen kararın temyizen tetkiki davacı (3. Kişi) vekili tarafından istenmiş, merciice ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı 3. şahıs kendisine ait olup borçlu aracı kuruma teslim edilen ve alacaklı tarafından haczedilen 14.006 adet çelik halat hissesi üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiş, Mercice dava reddedilmiştir.
Haczedilen hisse senetlerinin borçlu aracı kurumun saklama hesabında davacıya ait 2569 kod numarası altında saklandığı T....bankın 24.4.1996 gün ve 2737 sayılı yazısı ile davacı vekiline dava açılmadan önce bildirildiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda, mercice bu yazının doğruluğunun T....bank'tan soruşturulması, gelecek cevapla mahcuz hisse senetleriyle ilgili olarak yukarıda açıklanan yazı doğrulandığı takdirde senetlerin davacıya ait olduğu saptanmış olacağından bilirkişi incelemesine gerek kalmaksızın davanın kabul edilmesi, gelecek yazı önceki yazıyı doğrulamadığı ve açık çelişki bulunduğunda ise T....bank kayıtları üzerinde konusunda uzman bilirkişiler aracılığıyla inceleme yapılarak rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken soruşturma ile 16.7.1996 tarihli oturumda verilen ara karar gerekleri de yerine getirilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Kabule göre de; HUMK.nun 163. maddesi uyarınca ilgili taraflara verilecek kesin önele ilişkin ara kararda yapılması gereken işlerin neler olduğunun açık ve ayrıntılı şekilde belirtilmesi gerekmesine karşın, 21 .2.1997 tarihli oturumda (davacı vekiline talebi doğrultusunda önümüzdeki celseye kadar kesin önel verilmesine) ilişkin olup bilirkişi ücreti, keşif gün ve saati ile davetiye giderleri miktarını içermeyen böyle bir ara kararın yerine getirilmemesi sonuçlarından davacı sorumlu tutulamayacağından davacını n keşif ve bilirkişi masraflarını kesin önele rağmen yatırmadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru değildir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
S o n u ç: Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30.9.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.