Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/4542
Karar No : 1997/4628
Tarih : 1.7.1997

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
506/m.11
 
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde 500.000.000 TL maddi ve 100.000.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Filiz Ekizoğlu tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
KARAR : Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan işçinin tazminatının hesaplanmasında, öncelikle işçinin net gelirinin belirlenmesi gerektiği açıktır. Dosya arasında mevcut işçinin imzasını içeren ücret tediye bordrosunda ve müfettiş raporunda olay tarihinde 25 gün işyerinde çalışan işçinin almış olduğu ücret açıkça belirlenmiştir. Öte yandan gerçek belli iken varsayıma dayanılarak ve özellikle tanık sözleri nazara alınarak, ücret belirlenmesi ve buna göre tazminatın hesaplanması isabetli değildir. Bundan başka tazminatın belirlenmesinde işçinin olay tarihindeki bakiye ömrü nazara alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamının belirleneceği söz götürmez. Başka bir anlatımla işçinin yukarıda açıklanan şekilde net geliri tespit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak arttırma ve iskontolama işlemi yapılmadan hesaplanacağı bilinmeyen dönem kazancının ise yıllık olarak % 10 artırılıp % 10 iskontaya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar aktif dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurmadan her yıl için hesaplanacağı Yargıtay'ın oturmuş yerleşmiş görüşlerindendir. Oysa, hükme dayanak alınan hesap raporunun yukarıda açıklanan ilkeleri içermediği giderek, Yargıtay denetim ve incelemesine elverişli olmadığı açık-seçiktir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde tarafların, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 1.7.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini