Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E. 1997/2387
K. 1997/2444
T. 7.4.1997

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
SİGORTALI ÇALIŞMIŞLIĞIN TESPİTİ
EŞİN KAPICI KADINA YARDIMI
 
KARAR ÖZETİ: Kapıcı kadının; kalorifer yakma, temizlik, alış veriş gibi işleri bizzat yaptığı belirlendiğine göre; sözleşmenin, memur olarak çalışan koca ile yapılmış olması, işvereni, sigorta yardım ve yükümlülüğünden kurtarmaya yönelik olduğundan, ücretin eşine ödenmesi ve kocanın zaman zaman çalışmalara yardım etmiş olması, kadının sigortalı çalışmadığı sonucunu doğurmaz.
(1475 s. İş K. m. 1, 912)
(506 s. SSK. m. 2)
(818 s. BK. m. 313, 314)
 
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 20.9.1979-30.3.1995 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
 
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.
 
Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
 
Dava; 20.9.1979 ila, 30.3.1995 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde, sigortalı olarak geçen, Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen hizmetlerinin tesbiti istemine ilişkindir. Davacı eşi Nazım'ın tesbiti istenilen dönemde Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu'nda, T.C. Emekli Sandığı'na tabi olarak sabah 8.30, akşam 17.30 arasında normal; 17.30 ve 21.30 arasında fazla mesai ve ayda iki hafta Cumartesi günleri sabah 10 ila akşam 16.00 saat arası fazla mesai ile çalıştığı, kapıcı sözleşmesinin Nazım ile yapıldığı, kapıcı ücretinin de davacı eşinin aldığı, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık kapıcılık görevinin kimin tarafından yerine getirildiği, giderek eylemli çalışmanın (kalorifer yakma, temizlik ve alış veriş) gibi işlerin, davacı tarafından mı, yoksa kamu işyerinde (full-time) şeklinde çalışan Nazım tarafından mı yerine getirildiği noktasında toplanmaktadır.
Geçmiş hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesi için çalışanın, "zaman" ve "bağımlılık" unsurlarını gerçekleştirecek biçimde işverenin işyerinde çalışması koşuldur. Öte yandan, 506 sayılı Yasanın 2. maddesine göre, bir hizmet aktine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar sigortalı sayılır. Anılan Kanunun 6. maddesinde; çalıştırılanlar işe alınmalarıyle kendiliğinden 'sigortalı" olurlar. Sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümleri sigortalının işe alındığı tarihte başlar. Bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılmaz ve vazgeçilemez hükmü öngörülmüştür. Şu duruma göre, bir kimse hizmet akdine dayanarak çalışmaya başlaması ile kendiliğinden sigortalı olur. Başka bir anlatımla, sigortalı olmak için 506 sayılı Yasada, 1475 sayılı Yasanın 9. maddesine koşut hizmet aktinin yazılı olarak yapılması yönünden benzer bir hüküm mevcut değildir.
 
Somut olayda, 12 daireden oluşan kömürlü kaloriferli apartmanın tüm iş ve işlemlerini ateşçi belgesine sahip davacı tarafından yerine getirildiği, dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkça anlaşılmaktadır. Esasen, kamu işyerinde full-time ve fazla mesaiye tabi olarak çalışan davacı eşinin, aynı zamanda apartman işyerinde çalıştığının kabulü hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine de uygun düşmez. Hukuk Genel Kurulu'nun 6.11.1996 gün, 96/537-735 sayılı kararı da aynı doğrultudadır. Bundan başka, kapıcı sözleşmesinin davacı eşi ile yapılması; işvereni sigorta yardımı ve yükümlülüğünden kurtarmaya yönelik olduğundan, sonuca etkili olmadığı da ortadadır. Kaldı ki, davacı eşinin mesai saatleri dışında zaman zaman apartman işyerinde çalıştığı varsayılsa da, bu çalışma, işyerinde hizmet aktine dayalı olarak çalışan, davacıya yardım niteliğinde olduğunun kabulü gerekir.
 
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
 
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
 
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 7.4.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini