 |
T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi
E. 1996/250
K. 1996/409
T. 1.2.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
SİGORTALI SAYILMANIN KOŞULLARI
KARAR ÖZETİ Dükkanın boya ve onarımında işçi çalıştırılması halinde, hizmet sözleşmesine dayanarak çalıştırılanlar, ücret ödenmese bile kendiliklerinden sigortalı sayıldıklarından, işyerinin yasa kapsamına alınması ve sigortalı çalıştırıldığının kabulü doğrudur.
(1475 s. İş K. m. 1)
(506 s. SSK. m. 2, 3/1-B, 78/2)
Davacı, davalı Kurumca tanzim edilen 6.1.1994 tarihli durum tespit tutanağının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, daı~alı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakim1 tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Dava, işyerinde sigortalı çalıştırmadığının tesbiti ile işyerinin kapsama alınmasına ilişkin Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. İşyerinin 6.1.1994 tarihinde yapılan durum tesbit tutanağına göre, 1.7.1993 tarihinde sigortalı çalıştığından kapsama alındığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, işyerinde ücretsiz çalışan kişinin sigortalı sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan, 506 sayılı Yasanın 2. maddesine göre, bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştıranlar, bu Kanuna göre, sigortalı sayılır Aynı Yasanın 6. maddesinde; çalıştırılanlar ise alınmalarıyla kendiliğinden "sigortalı" olurlar. Öte yandan, sigortalı olmak için Sosyal Sigortalar Kanununun 3-I/B ve 78/2. maddelerine göre, ücretin koşul olmadığı da açık-seçiktir. Somut olayda, Mehmet'in davalıya ait (dükkanın boya ve onarım) işyerinde çalıştığı 6.1.1994 gün, 11 sayılı müfettiş raporu ve tanık sözlerinden açıkca anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, işyerinde sigortalı çalıştığı, giderek işyerinin yasa kapsamına alınması işleminin doğru olduğu ortadadır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
o halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 1.2.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.