 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E: 2004/8598
K: 2004/13604
T: 23.12.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ORMAN KADASTROSUNA İTİRAZ
- HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
İçtihat Özeti: Orman sının içine alınma işlemi 2896 sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde yapılıp bitirilmiştir. Bu yasaya göre sınırlamaya itiraz süresi 1 yıldır. Ancak sınırlama işlemi ilan edildiğinde 3373 sayılı Yasa yürürlükte olup bu Yasaya göre 6 aylık ilan süresinden sonra dava açma süresi 10 yıldır. Yasanın önceki tamamlanan işlemler için uygulanacağına dair bir hüküm bulunmadığına göre kadastro kesinleşmiş kabul edilmelidir.
(6831 s. OK. m. 11/1)
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı Bilgin, tapu kaydına dayanarak yörede 1985 yılında ilk kez yapılan ve 22.8.1988 ila 22.2.1989 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu sırasında O... Köyü Mürefte ve Bekar Odası mevkilerinde bulunan Nisan 1968 tarih 58 ve 59 sıra numaralı tapu kayıtları kapsamındaki taşınmazlarının tamamının orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptalini ve adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, O Köyü 129 ada 8 sayılı parselin fen elemanı bilirkişi Yusuf tarafından düzenlenen 16.11.2001 tarihli krokide (D) ile gösterilen 1200 m2 ve 123 ada 71 sayılı parselin aynı bilirkişi tarafından düzenlenen 15.12.2000 tarihli krokide (B) ile gösterilen 2100 m2 yüzölçümündeki bölümün tapu kayıtlarının iptaline ve davacı Bilgin adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz, tapu iptal ve tescil niteliğindedir.
O... Köyü 129 ada 8 ve 123 ada 71 sayılı parseller 25.3.1990 tarihinde kesinleşen genel arazi kadastrosunda orman olarak sınırlandırıldığından, orman niteliğiyle Hazine adına tesbit edilip, tapu kaydı bu yolla oluşmuştur.
Davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtları ilk tesisinden itibaren tüm tedavül ve revizyonları ile birlikte getirtilmemiş ve yöntemince uygulanmamışsa da,O... Köyünde, ormanların kadastrosu ve 2/B madde uygulaması yapmak yetkisiyle görevlendirilen 19 numaralı Orman Kadastrosu Komisyc nu 28.9.1985 tarihinde işe başlayarak, 2896 sayılı Yasanın 7. maddesi hükmüne dayanarak çekişmeli taşınmaz bölümlerini orman sınırı içine almış, 20.10.1985 tarihli işi bitirme tutanağı düzenlendikten sonra şekli ve hukuki noksanlıkları da bulunmadığından çalışmalarını tamamlamış, ancak çalışma sonuçlarını, 3373 sayılı Yasa 28.5.1988 tarihinde yürürlüğe girdikten sonra, 8.7.1988 tarihinde ilana çıkarmıştır.
Davacı, dava konusu taşınmazın eski tarihli tapu kayıtlarının bulunduğu ve orman sayılmayan yerlerden olduğu halde, 2896 sayılı Yasa hükümlerine göre 1985 yılında yspı'arak 3373 sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde 8.7.1988 tarihinde ilan edilen ve tapusuz taşınmazlar yönünden kesinleşen orman kadastro işlemi ile orman sınırı içine alınmasının yanlış olduğu iddiasıyla 10 yıllık süre içinde temyize konu davayı açmıştır.
6831 sayılı Yasadaki orman kadastrosuna ilişkin hükümler de, diğer Kadastro Yasalarında olduğu gibi tasfiye amacını gütmektedir. Davaya konu taşınmazı orman sınırı içine alan 1985 yılındaki orman kadastro çalışması 2896 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılmıştır. 2896 sayılı Yasada "askı tarihinden itibaren bir yıl içinde sınırlamaya itiraz edilebileceği" hükmü mevcut ise de; söz konusu çalışma 2896 sayılı Yasanın yürürlükte olduğu tarihlerde ilan edilmemiştir. Temyize konu dava, tapulu taşınmazlar bakımından 10 yıl içinde dava açma hakkını tanıyan 6831 sayılı Yasanın 11/1 maddesini değiştiren ve 28.5.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3373 sayılı Yasa döneminde 22.8.1988 tarihinde yapılan ilan üzerine tapu kaydına dayanılarak 10 yıllık süre içinde açılmıştır. Yani taşınmaz 2896 sayılı Yasanın yürürlüğü sırasında orman kadastro sınırları içine alınmış, yine bu yasanın yürürlüğü döneminde kadastro komisyonunca 22.5.1987 tarihinde işi bitirme tutanağı düzenlenmiş, ancak askı ilanı 3373 sayılı Yasanın yürürlüğü sırasında yapılmıştır.
Bu durumda, tartışılması gereken konu, orman kadastro işleminin yapılıp bitirildiği tarihte yürürlükte olan yasada bulunmayan, ancak ilan tarihinde yürürlüğe giren ve altı aylık ilan süresinden sonra, tapulu taşınmazlar yönünden getirilen 10 yıllık dava açma süresinin somut olayda uygulanıp uygulanmayacağıdır.
Hemen belirtmek gerekir ki, ilan tarihinde yasanın değişmiş olması daha önceki yasa döneminde yapılıp tamamlanan orman kadastrosunun esasını etkilemez. Çünkü işin esası bitirilmiştir. Yeni yasa döneminde yapılan ilan, kadastro işleminin esası ile ilgili olmayıp sonuçlarının duyurulmasından ibarettir. Bu nedenle, ilanın 3373 sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde yapılması, bu yasa ile tapulu taşınmazlar yönünden getirilen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde orman kadastrosuna dava açma olanağı sağlamaz. 3373 sayılı Yasada daha önceki yasalar döneminde yapılıp sonuçlandırılan, ancak ilanı bu yasa döneminde yapılan işlemlere yeni yasanın getirdiği hükümlerin uygulanacağı konusunda da her hangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Mahkemece, yapılan keşifle uzmanlıklarına başvurulan orman ve harita mühendislerinin dosyaya sundukları ve karara dayanak alınan rapor ve krokilerde, çekişmeli taşınmazların tamamının orman kadastrosunda orman sınırları içinde bırakıldığı bildirilmiştir.
O halde, orman sınırı içine alınma işlemi 2896 sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde yapılıp bitirildiğine, bu yasada tapulu ve tapusuz taşınmaz ayrımı yapılmaksızın "tutanak ve kararlara karşı hak sahiplerinin askı tarihinden itibaren bir yıl içinde görevli ve yetkili adliye mahkemelerine müracaatla sınırlamaya itiraz edebilirler. Bu müddet içinde itiraz olmaz ise komisyon kararları kesinleşir" hükmü bulunmasına, işlemin ilan edildiği tarihte yürürlükte bulunan ve tapulu taşınmazlar yönünden altı aylık ilan süresinin bitiminden sonra 10 yıllık süre içinde orman kadastro davacı açma hükmünü getiren 3373 sayılı Yasada, daha önceki yasalar döneminde yapılıp tamamlanan, ancak 3373 sayılı Yasa döneminde ilan edilen işlemlere karşı da 10 yıl içinde dava açma hakkı verildiğine ilişkin bir hüküm de bulunmadığı, dolayısıyla orman kadastrosunun kesinleştiği göz önünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece orman sınırı içine alınma kararının iptali yolunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazine ve Orman Yönetiminin temiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde Orman Yönetimine iadesine, 23.12.2004 günü oybirliği ile karar verildi.