 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E: 2001/9238
K: 2002/93
T: 21.1.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* ORMAN KADASTROSUNA İTİRAZ
* GÖREVLİ MAHKEME
Karar özeti: Nizalı yer hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş olsa dahi, 3402 sayılı Kanunun 4/3. maddesi uyarınca orman kadastrosu tutanağı ve haritası düzenlenmiş olduğu taktirde 3402 sayılı Kanunun 11/1 ve 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddeleri hükümleri uyarınca askı ilan süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davasına bakma görevi kadastro mahkemesine aittir ve görev konusu kamu düzeniyle ilgili olup, yargılamanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulur.
(3402 s. Kadastro K. m. 4/3,11/1,26/son)
(6831 s. OK. m. 11/1)
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
Davacı Orman Yönetimi, kadastro mahkemesinde açtığı dava ile 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosu sırasında Y.... Köyü 115 ada 138 numaralı orman parselinin bitişiğindeki 1260 m2 yüzölçümündeki taşınmazın 138 numaralı parselle birlikte orman tahdit sınırı içine alındığı halde kadastro ekiplerince bu sınıra uyulmayarak 138 parsel sınırları dışında tesbit harici bırakıldığını, bu yerin aslında orman olması nedeniyle 138 numaralı orman parseline eklenerek hazine adına tescilini istemiştir. Kadastro Mahkemesince, 3402 sayılı Yasanın 26/son maddesine göre kadastro mahkemesinin görevi her taşınmaz hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlayacağını, dava konusu taşınmaz kadastroca tesbit harici bırakılıp tesbit tutanağı düzenlenmediğine göre davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizliğe karar vermiş ve hüküm kesinleşmekle Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tesbit harici dere yatağı olduğu, ormanla ilgisinin bulunmadığı gerekçesiyle Hazine aleyhindeki davanın esas kadastro müdürlüğü aleyhindeki davanın da sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Y... Köyünde 3402 sayılı Yasanın 4/3. maddesi hükmüne göre 28.6.1996 tarihinde başlanıp 17.10.1996 tarihinde tamamlandığı anlaşılan orman kadastro çalışmaları sırasında davaya konu yer tahdit haritası içine alınıp, orman kadastrosuna ilişkin harita ve tutanaklar arazi kadastro ekiplerine teslim edildiği, bu yerlerin ölçüm ve harita işlemlerinin orman kadastro ekiplerinin belirlediği sınırlar esas alınarak arazi kadastro ekiplerince tamamlanması gerektiği yasa hükmü olduğu halde, arazi kadastro ekiplerinin bu sınırlara uymayarak fen bilirkişinin 1.6.2000 günlü raporunda yeşil renge boyayarak gösterdiği dava konusu yeri 138 numaralı orman parseli dışında, tesbit harici bırakıp kadastro paftasında dere yatağı göstererek tesbit sonuçlarıyla birlikte pafta örneklerini 3402 sayılı Yasanın 11. maddesi hükmüne göre 30.6.1999-30.7.1999 tarihleri arasında 30 günlük askı ilanına çıkarması üzerine, 3402 sayılı Yasanın 11/1 ve 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddeleri hükümleri uyarınca askı ilan süresi içinde 29.7.1999 tarihli dava dilekçesiyle temyize konu orman kadastrosuna itiraz davasını kadastro mahkemesinde açtığı dosyadaki bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır.
Dava konusu yer hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemişse de, orman kadastrosu tutanağı ve haritası düzenlenmiş olduğuna ve yukarıda yazılı yasa maddeleri uyarınca askı ilan süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davalarına bakma görevi kadastro mahkemelerine ait olduğuna, görev konusu kamu düzeniyle ilgili olup, yargılamanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulacağına göre, kadastro mahkemesinin görevli
olduğundan bahisle görevsizliğe karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin temyiz harcının istek halinde Yönetime iadesine, 21.1.2002 günü oybirliği ile karar verildi.