Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E: 2001/788
K: 2001/1209
T: 15.2.2001

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
6831/m.11, 2/b
 
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili ve davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar Mehmet Ü. ve arkadaşları tapu kaydına dayanarak yörede 1994 yılında yapılan ve 14.12.1994 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 6831 Sayılı Yasanın 2/b madde uygulaması sırasında Sultan Orhan mahallesi 113 ada ve 11 parsel sayılı 17240 m2 tarla nitelikli taşınmazın kısmen orman sınırı içine alınması ve 2/b gereği Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptalini ve tapunun beyanlar hanesinde yer alan 8520 m2'lik bölümünün Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhinin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 05.02.1997 tarihli fen elemanı bilirkişi krokisinde ( A ) ile gösterilen 8520 m2'lik bölümünün tapusunun iptaline 2/b gereği orman niteliği ile Hazine, ( B ) ile gösterilen 8720 m2 bölümünün ise, tapu malikleri adına hisseleri oranında tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmaz 30.7 1968 tarihinde yapılıp kesinleşen arazi kadastrosunda vergi kaydına dayanılarak gerçek kişiler adına tapuya tescil edilmiş olup, dava tarihi itibariyle davacı gerçek kişiler adına kayıtlıdır. Beyanlar hanesinde Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına dair şerh vardır. Yörede ilk orman tahdidi 1944 yılında yapılmış, sonuçları 12.2.1945 tarihinde Resmi Gazetede ilan edilmiş, 1981 yılında orman tahdidinin aplikasyonu ve 1744 sayılı yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2 maddesi uygulaması yapılmış ve kesinleşmiş, 1994 yılında da orman tahdidinin aplikasyonu, orman sınırlaması ve 2/b madde uygulaması yapılmış, sonuçları 14.12.1994 tarihinde ilan edilmiştir. Davacılar taşınmazlarının orman olarak sınırlandırılması ve 2/b madde gereği Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılması işleminin iptali, tapunun beyanlar hanesinde yer alan şerhin silinmesi istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan keşifler sonucu üç orman mühendisi bilirkişiden oluşan kurul ve Fen elemanı bilirkişi, çekişmeli taşınmazın ( A ) ile gösterilen 8520 m2 bölümünün 3116 sayalı yasa gereği yapılan orman tahdidinde orman olarak sınırlandığını, 1994 yılında yapılan ve dava nedeni ile kesinleşmeyen işlem ile de bu bölümün Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını belirlemişlerdir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın bilirkişi rapor ve krokilerinde ( A ) ile gösterilen 8520 m2'lik bölümünün 1945 yılında yapılan orman kadastrosunda orman olarak sınırlanıp, sonuçları 14.12.1994 tarihinde ilan edilen 2/b madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı belirlenip, davacı gerçek kişilerin 2/b madde uygulamasına itiraz davasında hukuki yararlarının bulunmadığı gözetilerek davalarının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı gerçek kişilerin ve davalı Orman Bakanlığına vekaleten Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak; 3373 sayılı yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince askı süresi içinde açılan orman kadastrosu ve 2/b madde uygulamasına itiraz davasında, kadastro mahkemesi, orman kadastro ya da 2/b madde uygulamasının yasa ve yönetmeliğe uygun yapılıp yapılmadığını belirlemekle, yasa ve yönetmeliğe uygun olmayan işlemi iptal etmekle görevli olup; tapu kaydının iptali ve tescile karar vermekle görevli değildir. Yine, HUMY.'nın 74. maddesi gereğince mahkeme, açılan dava ile sınırlı olarak karar verip açılan davadan fazlasına hükmedemeyeceği gibi farklı bir şeye de hükmedemeyeceğinden, Hazinenin ve orman yönetiminin davasının bulunmadığı gözetilerek, davacı gerçek kişilerin davasının reddi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı gerçek kişilerin ve davalı Orman Bakanlığına vekaleten Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.02.2001 günü oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • E-satış u yap a girdim. satışa çıkacak ve satışda olan ilanlara tıklayatrak sayfasına girdim buradaki izlemeye al butonu gördüm ve bastım fakat i 
  • 26.04.2024 21:39
  • [Suçlar] Dolandırıcılık mı hukuki ihtilaf mı 
  • 25.04.2024 13:09
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini