 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E: 2001/427
K: 2001/619
T: 5.2.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
4785-1/m.2/B, C
6831/m.1
3402/m.20/C
DAVA : Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Kadastro sırasında Karaishak Köyü 126, 127, 128, 129, 130, 132, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163 parsel sayılı sırasıyla 4700, 1820, 400, 924, 590, 7140, 1420, 800, 2320, 860, 1220, 2300, 1440, 2260 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar Şubat 1938 tarih ve 18 nolu ve bu kaydın gittileri olan tapu kayıtları ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle itirazlı olduğundan malik haneleri açık olarak tesbit edilmiştir. İtiraz, tapulama komisyonunca 766 Sayılı Yasanın 29. maddesine göre yetkisizlik kararı verilerek Tapulama Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile dava konusu parsellerden 126, 127, 128, 129, 130 ve 156 sayılı parsellerin orman niteliği ile Hazine 132, 157, 158, 159, 160, 161, 162 ve 163 sayılı parsellerin davalı kişiler adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından 132, 157, 158, 159, 160, 161, 162 ve 163 sayılı parseller yönünden temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Mahkemece temyize konu edilen taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle bu parseller hakkında davanın reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
Dosya kapsamından Şubat 938 ve 18 nolu tapu kaydı ve bu kaydın gittileri olan kayıtların dava konusu parseller ile bu parseller dışında birçok parsele revizyon görmüştür. Cinsi tarla, D. Nehricari, B: Tarikiam, G: Sakaloğlu, K: Çakıloğlu okunan değişir sınırlı tapu kaydının geniş sınırları itibariyle dava konusu tüm parselleri kapsamına aldığı yerel bilirkişi tarafından açıklanmıştır. 3402 sayılı yasanın 20/C maddesi gereğince tapu kaydı değişir sınırlı olmakla miktarınca geçerlidir. Hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi kurulunun 28.01.1994 günlü raporunda temyize konu parsellerin bir kısmının fındık bahçesi ve kestane ağaçlarıyla kaplı ve münferit kızılağaçlar bulunduğu, resmi belgelerden yararlanılarak yapılan incelemede 6831 sayılı yasanın 1/F ve 1/G maddeleri gereğince taşınmazların orman sayılmayan yerler olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda taşınmazların eğimi, kestane ve kızılağaçların doğal yolla yetişip yetişmedikleri, ağaçların yaşları, sayıları, kapalılığı açıklanmadığı gibi herbir parselin resmi belgelerde ne olarak görüldüğü, nitelikleri, irtibatlı konumları ayrı ayrı açıklanarak denetime elverişli, yeterli uygulama yapılmamıştır. 4785 sayılı yasanın 2/B ve C bentleri gereğince "...devletleştirilen ormanların içinde olmayan topraklarda ekim ve dikim yoluyla özel emekle yetiştirilmiş... kızılağaç...."lar devletleştirme kapsamı dışında tutulmuştur. Ekim ve dikim yoluyla özel emek harcanarak yetiştirilmeyen, doğal yolla yetişmiş kızılağaçların orman olup olmadığı 6831 sayılı yasanın 1. maddesi ve istisna bentleri gözetilerek belirlenmesi gerekmektedir. Orman bilirkişi kurulunun raporu bu olguları açıklayacak nitelikte değildir. Yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Devletleştirilen ve iadeye tabi olmayan ormanlara ait tapu kayıtları hukuki değerlerini yitirirler. 6831 sayılı yasanın 3373 sayılı yasa ile değişik 1/F maddesi öncesi orman olmayan taşınmazlar bakımından söz konusu olabilir.
Mahkemece, dayanak tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri ile revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları komşu parsel ve dayanakları eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman orman yüksek mühendisi bulunamadığı takdirde orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazlar kaydın miktar itibariyle kapsamında kalıyorlar ise, bir bütün olarak değerlendirilip çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı yasalar karşısındaki durumu saptanmalı, tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı yasanın 45 maddesinin ilgili fıkraları Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yer üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; keşifte hakim gözetiminde taşınmazların dört yönünden renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak dosyaya eklenmeli; tahdit söz konusu olmadığından yukarıda değinilen diğer belgeler uzman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; çekişmeli taşınmazların memleket haritasına göre konumu saptanıp, bu harita ile irtibatını duraksamaya yer vermeyecek biçimde gösteren memleket haritasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, yalnız büro incelemesine değil uygulamaya ve araştırmaya dayalı bilirkişilerin tüm kurul üyelerinin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; asıl taşınmazların kapsamı orman veya ormandan açma değilse kayıt miktar fazlası parsellerin sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli, tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyize konu 132, 157, 158, 159, 160, 161, 162 ve 163 sayılı parseller yönünden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde Yönetime iadesine 05.02.2001 günü oybirliği ile karar verildi.