|
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E:1999/6884
K:1999/6902
T:13.9.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ORMAN KADASTROSUNA İTİRAZ
BİLİRKİŞİ RAPORU
ORMAN NİTELİĞİNİN BELİRLENMESİ
ÖZET : 1- Yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporu hükme dayanak alınamaz.
2-Evvelce kesinleşmiş orman tahdidi söz konusu olmayan bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun saptanması için; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları, varsa amenajman planı celbe dilip, mahallinde yapılacak keşifte uzman bilirkişi heyeti marifetiyle nizalı yerle birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle; taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği ve memleket haritasına göre konumu belirlenmeli, 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı, tapu ve zilyetlik yoluyla ormandan yer kazanılamayacağı gibi öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa bile salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli, nizalı taşınmazın toprak yapısı, üzerindeki bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli, ayrıca orman bütünlüğünü bozucu ve orman içi açıklık niteliği bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
(6831 s. OK. m. 1, 17/1-2)
(4785s. OKDK. m. 1)
(5658 s. OKEK. m. 1)
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda; davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında Kumluca İlçesi Y.... Köyü Çamlık mevkiinde yer alan 107 ada 82 parsel olarak orman vasfında Hazine adına yapılan tespitin bir bölümüne davacı gerçek kişi özel mülk sayı ile itiraz etmiş, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin hükmü, yönetimler tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. 18.5.1998 günlü uzman bilirkişi raporunda kısaca; taşınmazın çekişme konusu edilen kesiminin içinde orman ve ağaç ve ağaççıkları bulunmadığını, tarım arazilerine komşu olduğunu ve resmi belgelerde inşaat alanı, açıklık soka şeklinde göründüğünü haber vermiştir. Ne varki, taşınmaz tümüyle itiraza konu orman parseli içinde yer almakta, bu haliyle orman bütünlüğünü bozmaktadır. Taşınmaz çevresinin özellikle de tarım arazilerine bitişik bulunduğu ifade edilen doğu kesiminin gerek resmi belgelerde öncesinin gerekse eylemli bitki örtüsü, toprak yapısı, eğim durumu incelenmemiştir. Uzman bilirkişi raporu bu yönleriyle eksik, taşınmazın konum krokisi ile de kapsamı itibariyle çelişki içindedir. Yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporu hükme dayanak alınamaz.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir uzman orman yüksek mühendisi bulunamadığı takdirde, orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 1.6.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.3.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.6.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş tahdit söz konusu olmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler uzman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; çekişmeli taşınmazın memleket haritasına göre, konumu saptanıp; bu harita ile irtibatını duraksamaya yer vermeyecek biçimde gösteren, memleket haritasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, 6831 sayılı Yasanın 17/1. ve 2. maddeleri gereği orman bütünlüğünü bozucu ve orman içi açıklığı niteliği olup olmadığını denetleyen yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya davalı, bilirkişilerin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, bilimsel verilen bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde Orman Yönetimine iadesine, 13.9.1999 günü oybirliği ile karar verildi.