 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E. 1994/8268
K. 1995/5644
T. 1.5.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ORMAN TAHDİDİNE İTİRAZ
DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI
KARAR ÖZETİ: Orman kadastro tesbitine itiraz niteliğindeki davaya kadastro mahkemesinde bakılacağına, dava açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 3402 sayılı Kanunun usule ilişkin hükümlerinin Kadastro Mahkemesinde uygulanması zorunlu bulunduğuna ve adı geçen Kanunun ilgili hükümlerinde; kadastro mahkemesinde, gelmeyen tarafın yokluğunda duruşma yapılacağı, taraflardan hiç biri gelmezse dahi dosya işlemden kaldırılmayarak, hakimin toplanması mümkün olan delilleri toplayıp işi karara bağlayacağı belirtildiğine ve eldeki davada 3402 sayılı Kanunun 28/2. maddesine uygun tebliğ de yapılmış bulunduğuna göre; yerel mahkemece dosyada mevcut delillerin takdiri ilesonucuna göre bir karar vermek gerekirken, HUMKnun 409. maddesinin olaya uygulanması doğru değildir.
(3402 s. Kadastro K. m. 28/2,29)
(6831 s. OK. m. 11)
(1086 s. HUMK. m. 409)
Taraflar arasındaki orman tahdidine ve 2/B uygulamasına itiraz davasının yapılan duruşması sonunda; davanın açılmamış sayılması yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra,. dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Dava, orman kadastro tesbitine itiraz niteliğinde olup, 6831 sayılı Yasanın 11. maddesine göre, kadastro mahkemesinde görülmesi gerekir. Nitekim, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin dosyada bulunan bozma ilamı ile de bu husus vurgulanmıştır. Dava, kadastro mahkemesinde görüldüğüne göre, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 3402 sayılı Yasanın usule ilişkin hükümlerinin uygulanması zorunludur. Anılan Yasanın 29. maddesinde; "kadastro mahkemesinde, gelmeyen tarafın yokluğunda duruşma yapılır. Taraflardan hiç biri gelmezse, dosya işlemden kaldırılmaz. Hakim, toplanması mümkün olan delilleri inceler işi karara bağlar" hükmü yer almış bulunmaktadır. 3402 sayılı Yasanın 28/2. maddesine uygun tebliğ de yapılmıştır. O halde, mahkeme dosyadaki mevcut delilleri takdir ederek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, HUMY.nın 409. maddesinin olaya uygulanmasında isabet görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Mehmet'in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 01.051995 günü oybirliği ile karar verildi.