 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E: 1992/6648
K: 1992/1705
T: 24.04.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasında görülen davada davalı vekili tarafından 24.02.1992 tarihli dilekçesiyle reddi hakim yoluna başvurulmuştur.
Bu konuda verilen kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla süresince olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm bulgular incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : H.U.M.Y. 36/A maddesine göre ancak, Hakimin reddine ilişkin kararların temyizi kabildir. Hakimin çekilmesine ilişkin kararların ise H.U.M.Y. 32. maddesinde çıkarılacak sonuca göre temyizi mümkün değildir. Bu tür kararlar kesindir. Yargıtay'ın kararlılık kazanan içtihatları da bu yöndedir.
SONUÇ : O halde çekilme kararının kabulüne ilişkin merci kararının temyizine ilişen davalı isteğinin H.U.M.Y. 432. maddesi uyarınca karar veren Hakimlikçe incelenip bu yolda karar verilmesi gerekir ise de; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 01.06.1990 gün ve 1989/3 - 1990/4 sayılı içtihadında, 2494 Sayılı Yasayla değişik H.U.M.Y. 432/4. maddesine göre doğrudan doğruya Yargıtay'ca karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla, davalı vekilinin temyiz inceleme isteği kesin karara yönelik bulunması nedeniyle, temyiz dilekçesinin REDDİNE, aşağıda yazılı red harcının temyiz edene yüklenmesine, 24.04.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.