 |
T.C.
YARGITAY
20. Hukuk Dairesi
E. 1991/175
K. 1991/195
T. 23.12.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET : Taşınmazın öncesinin orman olduğu belirlendiği takdirde tapu ve zilyetlik yoluyla ormandan yer kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ve 4785 sayılı Yasa gereği tüm ormanlar devletleştirilmiş olduğundan değinilen yollarla toprak kazanılması olanaksızdır.
(4785 s. Yasa, 3402 s. K. m. 45)
Davacı Orman İdaresi vekili tarafından, davalı aleyhine 16.7.1985 gününde (Hendek AsIiye Hukuk Hakimliği)ne verilen dilekçe ile orman tahdidinin iptali istenmesi ve dosyanın görevsizlik kararı ile gönderilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.4.1991 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı yönetim vekili, 1019 sayılı parselin orman niteliği taşıdığı halde tahdit komisyonunca orman sınırları dışında bırakıldığını ileri sürerek işlemin iptalini, taşınmazın tahdit sınırları içine alınmasını istemiş, yerel mahkeme davayı reddetmiştir. Ancak, yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki; taşınmaz bir bütün sayıldığı diğer parsellerle birlikte incelendiğinde bunların çevresinin ormanla kaplı olduğu gözlenmiştir. Keşif sırasında memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planının uygulandığına dair bir açıklık olmadığı halde düzenlenen rapor ve krokide bu belgelere göre boşluk olarak tanımlandığı açıklanmıştır. Taşınmazın öncesinin orman olduğu belirlendiği takdirde tapu ve zilyetlik yoluyla ormandan yer kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ve 4785 sayılı Yasa gereği tüm ormanlar devletleştirilmiş olduğundan değinilen yollarla toprak kazanılması olanaksızdır. Bu sebeplerle yeniden oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak değinilen belgeler yerine uygulanıp taşınmazın bu belgelerde nasıl nitelendirildiği belirlenmelidir. Orman içinde boşluk şeklinde gözükse dahi, bitki örtüsü yok edilmiş kesimlerin salt orman toprağı halinde yine orman olarak kabulü gerektiği düşünülmelidir. Değinilen hususlar gözetilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Orman İdaresinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün (BOZULMASINA) 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca kadastro davaları harca tabi olmadığından peşin alınan harcın yatırana iadesine, 23.12.1991 günü oybirliği ile karar verildi.