 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2005/2044
K: 2005/2675
T: 10.03.2005
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı,kayden maliki bulunduğu 4238 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki 133 nolu dükkanı davalının işgal ettiğini ileri sürüp elatmanın önlenmesine ve 2.800.000.000.TL. ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı,davacının aynı sebeple önceki dönemler için açtığı A 10.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini,fahiş miktarda ecrimisil istendiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,dava konusu taşınmazın eski hale dönüştüğü gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar,davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla tetkik hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava,çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden,toplanan delillerden;çekişme konusu 4238 ada 10 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması ile oluştuğu,davacı belediyenin taşınmazda paydaş olduğu, kayıtla ilgisi bulunmayan davalının bu yerdeki dükkanı tasarrufu altında bulundurduğu görülmektedir.
Dosyadaki bilgilerden çekişmeli anılan yerde Anıtlar Yüksek Kurulunun idari kararları ile bir kısım yeni düzenlemelere gidildiği anlaşılmakta ise de anılan düzenlemelerin henüz sicile yansımadığı sabittir. Bu durumda,taraflar arasındaki çekişmenin iptale kadar geçerli olan çap kaydına göre çözüme kavuşturulması gerektiğinde kuşku yoktur. Davalının bu yere elatması sabittir. Esasen bu husus onun da kabulündedir.
Öyle ise;elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru değildir.
Davacının ecrimisil isteğine gelince;idarenin bu isteğini 2886 sayılı yasanın 75.maddesi uyarınca encümen kararına dayandırdığı,bu karara dayalı olarak davalıya tebligatla ecrimisil isteğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda,davacı idarenin ecrimisile dair talebini idari yoldan elde etmek istediği sonucuna varılmaktadır. Öyle ise; ecrimisil isteğine ilişkin talep yönünden davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Hal böyle olunca;elatmanın önlenmesi isteği yönünden davanın kabulüne, ecrimisil isteği yönünden ise davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.3.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.