 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2005/1497
K: 2005/2149
T: 02.03.2005
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 9 parsel sayılı taşınmazda 9 nolu bağımsız bölümünün, davalının da 5 nolu bağımsız bölümün maliki olduklarını, kendi bağımsız bölümünün bir kısmının davalı tarafından 5 nolu bağımsız bölüme ilave edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirilme isteğinde bulunmuştur.
Davalı, davacının 9 nolu bağımsız bölümü mevcut haliyle görerek satın aldığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının 9 nolu daireyi görüp aldığı, dava açmasının iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı.
Dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, kat irtifakı kurulmuş ana yapının bağımsız bölümüne elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirilmesi isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 9 nolu kadastral parsel üzerine bitişik nizamda yapılan binalarda kat irtifakına geçildiği, davacıların B Blok 9 nolu bağımsız bölümü 16.8.1993 tarihinde, davalının ise -C- Blok 5 nolu bağımsız bölümü 18.4.1985 tarihinde satın almak suretiyle edindikleri anlaşılmaktadır.
Davacı, ayrı bloklarda olmakla birlikte bitişik olan bağımsız bölümlerdeki kendisine ait bir kısım yerin, davalıya ait bölüme ilave edildiğini ileri sürerek, haksız olan bu durumun giderilmesini istemiştir.
Bu tür çekişmelerin, yapıların usulüne uygun olarak düzenlenip onaylanan ve sicile yansıtılan mimari projesine göre çözüme kavuşturulması asıldır. Sözü edilen projeler mülkiyet alanını belirleyen belge niteliğini taşırlar.
Dosyadaki bilirkişi raporlarından, çekişmeli taşınmazların Belediyede mevcut projeleri ile tapu sicilinde olanlar arasında farklılık bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu çelişkinin nedeni açıklığa kavuşturulmuş değildir.
SONUÇ: Hal böyle olunca taraflar arasındaki çekişmenin giderilmesi için öncelikle geçerli ve usulune uygun projenin hangisi olduğunun saptanması çekişme konusu bölümün taraflardan hangisine ait bağımsız bölüm içerisinde kaldığının kesinlikle açıklığa kavuşturulması sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 2.3.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.