 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2005/13994
K: 2006/901
T: 08.02.2006
ÖZÜRLÜLERE TEBLİGAT
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İçtihat Özeti: Hükmü temyiz eden davalı, temyiz dilekçesinde okuma-yazma bilmediğini, sağır-dilsiz olduğunu belirtip, kendisine dava dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek, özrüne ilişkin belgeleri temyiz dilekçesine eklemiştir.
Davalının belirttiği özürlerinin mevcudiyetinin saptanması halinde, kendisine 7201 sayılı Kanunun 24. maddesi ve ilgili tüzüğün 32. maddesi kapsamında tebligat yapılması gerekir. Mahkemece gerekli araştırmalar yapılarak, tebliğin usulsüzlüğünün belirlenmesi halinde dava dilekçesinin yasada öngörülen şekilde tebliğ edilmesi ve ondan sonra yargılamaya devamla bir karar verilmesi gerekir..
(7201 s. Tebligat K. m. 24)
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, ortak miras bırakanları annesi Fatma'nın adına kayıtlı 963 parselde 340 m lik taşınmazının 320 m sini davalı oğluna muvazaalı olarak mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla temlik ettiğini, geri kalan 20 m lik kısmı da yine muristen muvazaalı olarak satın alan dava dışı kardeşi Yaşar'dan bedelsiz, muvazaalı devraldığını, taşınmazın tamamının c avali adına kayıtlı olduğunu ileri sürüp, davalı adına olan 1/5 payın iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, yargılamaya katılmamış, cevap da vermemiştir.
Mahkemece, muvazaa iddiası sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; tetkik hakiminin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü temyiz eden davalı; vekil eliyle temyiz dilekçesinde okuma yazma bilmediğini, sağır-dilsiz olduğunu belirterek, kendisine dava dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiğini, bu sebeple yargılamaya katılıp savunma yapamadığını bildirmiş, özrüne ilişkin belgeleri temyiz dilekçesine eklemiştir.
Davalının, belirttiği özürlerinin mevcudiyetinin saptanması halinde, kendisine 7201 sayılı Tebligat Yasasının 24. maddesi ve ilgili tüzüğün 32. maddesi uyarınca, tebligat yapılmasının gerekli olacağı tartışmasızdır.
Yargılamanın usulüne uygun olarak yapılacak tebligatla, taraflar huzuruyla yapılması asıldır.
Bu durumda, öncelikle davalıya yukarıda belirtilen yasa ve tüzük hükümleri uyarınca gerekli tebligatın yapılıp yapılmadığının araştırılması, tebliğin usulsüzlüğünün belirlenmesi halinde, dava dilekçesinin yasada öngörülen şekilde tebliğ edilmesi, ondan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.02.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.