Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2003/2320
K: 2003/2656
T: 11.3.2003

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • GİZLİ BAGIŞ NEDENİYLE TAPU İPTALİ VE TESCİL, OLMADIĞI TAKDİRDE TENKİS
İçtihat Özeti: Gizli bağış nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis istemiyle açılan davada; özellikle iddianın ileri sürülüş biçimine göre miras bırakının nizalı taşınmazıarın kayden maliki olmadığı anlaşıldığına ve iddianın da taşınmazıarın bedelinin muris tarafından ödenmek suretiyle sicil oluşturulduğu yönünde olm.asına göre, olayda 1.4.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının uygulama yeri yoktur. Bu nedenle muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddi gerekir. Ancak taşınmazıarın satış bedelinin muris tarafından ödendiğinin saptanması halinde MK'da düzenlenen tenkis kümlerinin uygulanacağı kuşkusuzdur.
(818 s. BK. m. 18)
(YİBK., 1.4.1974 tarih ve 1/2 s.).
(4721 s. MK. m. 560 vd.)
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, dava konusu 14175, 1, 2 ve 3 sayılı parsellerin parası, tarafların ortak murisi babaları tarafından ödendiği halde davalıların annesi ve murisin 2. eşi olan Ayşe adına tescil edildiğini, Ayşe'nin bu taşınmazlardan 2 ve 3 sayılı parselleri de kızı Nuray'a bedelsiz olarak devrettiğini ileri sürerek, muvazaa nedeniyle iptal-tescil olmadığı takdirde tenkisistemişlerdir.
Davalılar, taşınmazların bedellerinin anneleri Ayşe tarafından ödenerek 3. kişilerden satın alındığını, davanın haksız olduğunu ve reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, taşınmazların muris tarafından devredilmeyip, 3. kişilerden satın alındığı dolayısıyla muvazaa nedeniyle iptal-tescil istenemeyeceği, murisin taraf olmadığı işlemler nedeniyle !enkis talebinde de bulunulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüiülüp düşünüldü:
Dava, gizli bağış nedenine dayalı tapu iptali - tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. .
Mahkemece, miras bırakanın işlemlerde taraf bulunmadığı, bu durumda iptal - tescil ve tenkis istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere,özellikle iddianın ileri sürülüş biçimine göre miras bırakanın taşınmazların kayden maliki olmadığı anlaşılmaktadır. İddiada, taşınmazların bedelinin miras bırakan tarafından ödenmek suretiyle davalılar adına sicil oluştuğu yönündedir. Bu kabul biçimine göre olayda 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Içtihatları Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı kuşkusuzdur.
Muvazaa nedeniyle tapu iptal - tescil isteğinin reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacıların bu yöne değinen temyiz itirazı yerinde değildir, reddine.
Ancak, taşınmazların satış bedelinin miras bırakan tarafından ödendiğinin saptanması halinde davada Medeni Kanunun 560 ve takip eden maddelerinde düzenlenen tenkis hükümlerinin uygulanacağı muhakkaktır.
Bilindiği üzere; Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmcıların (tebberu) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır.
Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakının ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarınızedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Miras bırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bir aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, rhühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir. Aktiften belirtilen borçların indirilmesi net terekeyi oluşturur. Tereke bu şekilde tesbit edildikten sonra mirasın açıldığı tarihteki fiyatlara göre değerlendirilmesi yapılarak parasalolarak miktarının tesbitigerekir. (MK. 565) Miras bırakının Medeni Kanunun 564. maddesinde belirlenen mahfuz hisseye tecavüz edip etmediği bulunan bu rakam üzerinden hesaplanır. Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun nit?liğine göre, icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedelenen,kastının varlığından söz edilemez.
Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 fıkrasında gösterilenler) veya mahfuz hisseyi ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570 maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakı Imayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacıhın saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir. Bu işlem sırasında dava edilmeyen kişi veya tasarrufların tenkisi, gerekeceği sonucu çıkarsa davacının onlardaki hakkını dava etmemesinin davalıyı etkilemeyeceği ve birden çok kişiye yapılan teberu tenkise tabi olursa 563. l1)addede yer alan, alınanla niütenasip sorumluluk kuralı gözetilmelidir.
Davalıya yapılan tasarrufu n tenkisine sıra geldıği takdirde tasarrufu n tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (SABİT TENKİS ORANI) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (MK. 564) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranına bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir.
Tasarrufa kon'u malın sabittenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde sözü geçen 564. maddedeki tercih hakkı gündeme gelecektir. Böyle bir durum ortaya çıkmadan davalının tercih, hakkı doğmadan davalının tercihinin kullanılması söZ konusu olamaz. Daha önce bir tercihten söz edilmişse sonuç doğurmaz. O zaman davaııdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, tercih hakkının kullanıldığı gündeki fiyatlara göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak NAKTIN ödetilmesine karar verilmelidir.,
Hal böyle olunca; yukarıda belirtilen ilke ve olgular doğrultusunda gerekli araştırma ve soruşturma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilip, tenkis isteğinin de reddedilmesi doğru değildir. Davacıların bu yöne değinen temyiz- itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürı) HUMK. 'nun 428. maddesi gere,ğInce (BOZULMASINA), 4.12.2002 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğincegelen temyiz eden vekili içi 275.000.000 lira, duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına" peşin alınan harcın ternyiz edene geri verilmesine, 11,.3.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini