 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E : 2002/14614
K : 2003/243
T : 15.01.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KOMŞULUK HUKUKU
- ELATMANIN ÖNLENMESİ
- KOMŞUNUN ARSASINA ZARAR VERMEK
4721 s. TMK/737, 738
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 445 ada, 17 parsel sayılı bahçeli kargir evin maliki olduğunu, komşu taşınmazın maliki olan davalının imara aykırı olarak arsasına yaptığı garajın yatak odası penceresini kapattığını evin görünümünü bozduğunu ileri sürerek yapılan inşaatın kalini ve müdahalenin menini talep etmiştir.
Davalı, yapmış olduğu garajın davacıyı rahatsız etmesinin soz konusu olmadığını, aradaki mesafenin 4-5 metre olduğunu, aralarında bahçe duvarı bulunduğunu davacının yerine her hangi bir müdahalesinin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların komşu olduğu ve aralarında komşuluk ilişkisininbulunduğu, davacının yerine herhangi bir müdahalesinin olmadğını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların komşu olduğu ve aralarında komşuluk ilişkisinin bulunduğu, Medeni Kanunun 738.maddesine göre malikin toprağında bir bina meydana getirirken komşunun arsasına zarar vermekten kaçınmak zorunda olduğu davalının imar esaslarına aykırı bina yaparak komuşusuna zarar verdiğinden bahisle davanın kabulüne; inşaa edilen garajın kaline karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi S.A. tarafındandüzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Dava, Medeni Kanunun 737 ve takip eden maddelerine dayalı komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; davalının kendi mülkiyet alanına imara aykırı olarak yaptığı garaj nedeniyle davacının görüşünü kapattığı böylece söz konusu yapılaşma nedeniyle davacının zarar gördüğü anlaşılmaktadır.
Değinilen yapılaşma nedeniyle uğranılan zararın giderilmesine karar verilmesi gerekeceğinde kuşku yoktur. Nitekim, mahkemece dava kabul edilmiş yapılan garajın tamamen yıkımına hükmolunmuştur. Ne varki, sözü edilen zararlandırmanın garajın tamamının yıkımı dışında başka surette giderilmesinin mümkün olup olmadığı araştırılmış değildir. Esasen, dosya içerisindeki bilgilerden, davalı taşınmazında çekişmeye konu garajın bulunduğu yerde yine aynı amaçla kullanılan bir apının önceden de bulunduğu, taraflar arasındaki çekişmenin söz konusu binanın yükseltilmesinden sonra ortaya çıktığı görülmektedir.
Hal böyle olunca, bilirkişiden ek rapor alınarak mevcut zararın garajın tamamının yıkımı dışında başkaca önlemlerle giderilmesi olanağının bulunup bulunmadığı sorulup saptanması, raporda öngörülecek önlemler gözetilen hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz ede geri verilmesine 15.1.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.