 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2001/6557
K: 2001/7076
T: 11.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TESCİL HARİCİ YERE ELATMANIN ÖNLENMESİ
- ZİLYETLİĞE DAYALI TESCİL
ÖZET:Hazine tarafından tapulamada tescil harici bırakılan yere vaki elatmanın önlenmesi için açılan bir davada, davalı gerçek kişinin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davanın reddini savunması halinde; mahkemece, davalıya MK'nun 639. maddesi uyarınca dava açılabilme olanağının (önel verilerek) sağlanması, açıldığı taktirde eldeki dava yönünden bekletici sorun sayılması ve o davada verilip kesinleşecek ilamın değerlendirilmesi suretiyle bir hüküm kurulması gerekir.
(743 s. MK. m. 639)
(YİBK., 4.12.1998 tarih ve 1996/4 E. 1998/3 K. s.)
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davada, mahkemece verilen karar süresinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı hazine, kadastroda (tapulamada) tescil harici bırakılan tahmini 6000 m2, lik yerin, davalı tarafından işgal edildiğini ileri sürerek haksız işgale son verilmesini ve idare adına tescilini istemiştir. Davalı yan, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı yararına zilyetlikten mülk edinme koşullarının gerçekleştiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; tespit dışı bırakılan taşınmaz mal hakkında zilyetlikten ötürü iktisap koşullarının oluşması halinde, Medeni Yasal genel hükümlerine dayanılarak kişilerin tesçil isteklerinde bulunabilecekleri kuşkusuzdur. Nevarki, bunun için medeni Kanunun 639. maddesine dayanılarak dava' açılması zorunludur. Zira, Kadastro/Tapulama dışı bırakma işlemi; taşınmazın geometrik durumu belirlenmediğinden bir tespit işlemi değilsede bir Kadastro/Tapulama işlemidir. Anılan işlem, tespit öncesine yada tespit sonrası nedenlerle iptal ettirilip ortadan kaldırılmadıkça hukuki varlığını korur.
Öte yandan, 4.12.1998 gün ve 1996/4 esas, 1998/3 karar sayılı inançları Birleştirme Kararı uyarınca: Türk Medeni Kanununun 639. maddesine göre verilen tescil kararları inşai- ihdasi (yapıcı-kurucu-yenilik doğurucu) nitelikli kararlardır. Tescil ilamından önce mülkiyetin kazanıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
Hal böyle olunca, herhangi bir mağduriyete sebebiyet verilmemesi ve uyuşmazlığın askıda bırakılmaması için davalıya Medeni Yasanın 639. maddesi uyarınca dava açabilme olanağının (önel verilerek) sağlanması, açıldığı takdirde eldeki dava bakımından bekletici sorun yapılması ve o davada verilip kesinleşecek ilamın değerlendirilmesi suretiyle bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın reddedilmesi doğru değildir. Davacı hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 11.6.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.