 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 2000/1314
K: 2000/1739
T: 21.2.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Karar Özeti:Gabinden söz edilebilmesi için; öncelikle objektif unsur olan edimler arasındaki aşırı oransızlığın saptanması, bunun yanı sıra zarar görende darda kalma, tecrübesizlik, düşüncesizlik hallerinin bulunması, diğer yanın ise yararlanmak, sömürmek kastı taşıması biçiminde iki subjektif unsurun dahi gerçekleşmesi gerekir.
(818 s.BK.m.21)
Davacı tarafından, davalılar aleyhine açılan davada, mahkemece verilen karar süresinde temyiz, edilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, hata, hile ve gabin hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, hata ve hile iddiası ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan kanıtlar ve tüm dosya içeriğinden; bizzat yapılan temliki işlemlerde ehliyetsizlik ve hileyle hataya düşürme nedenlerinin oluşmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, iddianın ileri sürülüş biçimine göre "gabin" hukuksal nedenine dayalı olarak ta soruşturma yapılması zarureti vardır.
Bilindiği üzere; Sözleşmenin gabin nedeniyle illetli olduğunun kabulü için edim ve karşı edim arasındaki nisbetsizliğin, taraflardan birinin, diğerinin şahsında mevcut özel bir durumu bilerek, istismar etmesi, sömürmesi sonucu oluşması gerekir. Dar ve zor durumda kalmaları nedeniyle, sözleşme yapmağa, mallarını çak düşük bedel ile devretmeye sürüklenmiş kişileri korumak zayıfı güçlüye ezdirmemek için hukukumuzda da düzenlemeler yapılmış Borçlar Kanunun 21. maddesi ile aynen "bir akitte ivazlar asında açık bir nisbetsizlik bulunduğu takdirde eğer gabin mutazarrının muzayaka halinde bulunmasından veya hiffetinden yahut tecrübesizliğinden istifade suretiyle vukua getirilmiş ise mutazarrır bir sene zarfında akti feshettiğini beyan ederek verdiği şeyi geri alabilir" hükmü getirilmiştir. 0 halde, gabinden söz edilebilmesi, objektif unsur olan edimler arasındaki aşırı nisbetsizlik yanında bir tarafın darda kalma, tecrübesizlik, düşüncesizlik (hafiflik) hallerinin bulunması , diğer yanın ise yararlanmak, sömürmek kastını taşıması biçiminde iki subjektif unsurun dahi gerçekleşmesine bağlıdır. Gabinin varlığı zarar görene (sömürülene), sözleşme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirerek iptal davası açıp iddiasını her türlü delille kanıtlama ve verdiğini geri isteme hakkı verir.
Hemen belirtmek gerekir ki gabin davasında öncelikle edimler arasındaki aşırı oransızlık üzerinde durulmalı objektif unsur ispatlandığı takdirde mutazarrının kişiliği , yaşı , sağlık durumu, toplumdaki yeri, ekonomik gücü, psikolojik yapısı gibi maddi , manevi yönler yani subjektif unsur derinliğine araştırılıp incelenmelidir.
Hal böyle olunca öncelikli değer tesbiti yapılmak suretiyle yukarıda açıklanan ilkeleri kapsar şekilde soruşturmanın tamamlanması ; olayda gabinin unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin ortaya çıkarılması ve sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken noksan soruşturmayla yetinilip davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK nun 428. Maddesi uyarınca (BOZULMASINA) , peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine 21.2.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.