Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/5159
Karar No : 1998/5542
Tarih : 4.5.1998

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılamasında mahkemece davanın reddine dair verilen k ararı davacı Hazine tarafından temyizi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacı Hazine, dava konusu taşınmazın öncesinin orman olduğunu ileri şurup iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere: ormanlar hakkında Cumhuriyet döneminde ilk olarak kapsamlı düzenleme getiren ve 1.6.1937 tarihinde yürürlüğe giren 3116 Sayılı Orman Kanunun 1.maddesinde ormanın tarifi yapılmakla beraber orman sayılmayan yerler teker teker belirtilmediğinden makilikler orman sayılmış, o dönemde yapılan sınırlamalarda da maki alanları orman sınırları içerisine alınmıştır. Bu durum 5653 sayılı kanunun yürürlük tarihine kadar devam etmiştir. 21.3.1950 tarihinde kabul edilerek 3.1.1950 tarihinde yürürlüğe giren 3116 sayılı Orman Kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesine ve bu kanuna bazı maddeler eklenmesine dair söz konusu kanunun birinci maddesinin birinci fıkrasında orman yeniden tanımlanmış, orman sayılmayan yerler ayrı ayrı açıklanmış (e) fıkrasında makiliklerin orman sayılmadığı açıkça belirtilmiş bu fıkranın Son bendinde ise 43. maddeye yollamada bulunularak hangi makiliklerin orman olduğu hükme bağlanmıştır. Adı geçen kanun uyarınca "makilik ve orman sahalarının birleştiği yerlerde orman sınırlarının tesbitine ait yönetmelik" çıkarılmış, oluşturulan orman tahdit komisyonları ve maki komisyonları aracılığı ile ormanlar ile artık orman sayılmayan maki alanlarının sınırları tesbit edilmiştir. Böylece daha önce orman niteliği ile hazine adına tapuya bağlanan maki alanları yasa gereğince nitelik değiştirerek orman olmaktan çıkmış ve hazinenin özel mülkü haline gelmiş tapuya bağlanmamış yerler ise koşulların oluşması halinde mülk edinilebilir taşınmaz durumuna dönüşmüştür. 8.9. 1956 tarihinde yürürlüğe giren ve halende yürürlükte bulunan 6831 sayılı Orman Kanunun
1/8.maddesinde belirtilen ayrıcalıklar dışında makiliklerin ve fundalıkların orman sayılmadığı hükmü tekrarlanmıştır. Yukarıda değinilen yönetmelik ve bu yönetmelik uyarınca oluşturulan komisyonların ve yaptıkları işlemlerin yasal dayanaklarının bulunup bulunmadığı, geçerli olup olmadıkları yönünde içtihatlar arasında çıkan uyuşmazlıkta 22.3.1996 tarih 1993/5 esas, 1996/1 sayılı Yargıtay içtihatları Birleştirme Kararı ile halledilerek komisyonların ve yaptıkları işlemlerin yasal ve geçerli olduğu hükme bağlanmıştır.
Bu durumda 5653 sayılı kanun ile orman niteliğini kaybeden ve ilgili komisyonlarca sınırları belirtilip haritaya bağlanan 3.1.1950 tarihinden bu vanada adı geçen yasa maddelerinde sayılan ayrıcalıklar dışında hiçbir surette orman sayılmayan taşınmaz konumuna gelen tapusuz maki alanlarının imar ihya yoluyla özel mülke konu olabileceğinin kabulü gerekir.
Öte yandan orman olmayan bir yer hakkında orman dışına çıkarma işlemi yapılamıyacağı da kuşkusuzdur. Bu itibarla daha önce ilgili komisyonlarca makilik olarak belirlenen ve orman sayılmayan taşınmazlar için sonraki tarihlerde orman dışarısına çıkarma yönünde yapılan işlemler geçersiz olup,bunlara değer verilemez ve hiçbir hukuki sonuç doğurmaz.
Somut olaya gelince; çekişmeli taşınmazın 1946 da yapılan orman tahdidinde, tahdit sınırları içinde kaldığı, 1987 yılında 3302 sayılı yasa ile değişik 6831 sayılı yasanın 2/8 maddesi ile hazine adına orman dışına çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
Toplanan dilliler ile bilirkişi raporlarından ve tüm dosya içeriğinden, taşınmazın "koruma maki alanı" içinde kaldığı izlenimi de uyanmaktadır.
Hal böyle olunca, çekişme konusu yere ve yöreye ilişkin maki komisyonlarınca yapılan tespit işlerine dair tüm evrak ve haritaların getirilmesi, yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılması, harita ve krokilerin orman ve fen bilirkişiler kurulu ile uygulanması; infaza elverişli rapor ve kroki alınması, taşınmazın "koruma makiliği " olarak mı yoksa, "makilik alan" olarak mı ayrıldığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması, "koruma makiliği" olarak belirlenmesi halinde bu nitelikteki yerlerin 5653 sayılı yasanın l/son ve 6831 sayılı yasanın 1/1 maddeleri uyarınca orman rejimine tabi olduğu gözönüne alınarak hazine davasının kabulüne karar verilmesi, aksi halde, (koruma makiliği dışında maki alanı olarak belirlenmişse) belirleme tarihinden itibaren kişi yararına imar-ihya yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin kesin olarak saptanması; ayrıca, maki alanı olarak belirlenmeyip orman sınırlaması içerisinde iken 1744 sayılı yasa uyarınca orman dışına çıkarıldığı takdirde yirmi yıllık zilyetlik süresinin dolmadığının dikkate alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir. Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine 4.5.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini