 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/2073
Karar No : 1996/3829
Tarih : 2.4.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAPU İPTALİ
- SAHTECİLİK HUKUKSAL NEDENİ
- SAHTE NÜFUS CÜZDANI VE SAHTE VEKALETNAME
- İKİNCİ EL MALİKİN İYİNİYETLİ OLUP OLMADIĞI
- KAMU DAVASININ SONUCUNUN BEKLENMESİ
Davacı tarafından,davalı aleyhine acılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılamasında, Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle, duruşma günü olarak saptanan 2.4.1996 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Refik Ç....ile temyiz edilen vekili Avukat Osman B... geldiler, duruşmaya başlandı süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi iş karara bırakıldı bilahare dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Dava,sahtecilik hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiştir. Toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının komşu parsel maliki olup, çekişmeli taşınmaz maliki olan davacıyı tanıdığı, fırın işletmeciliği yaparken bilahare yap-satçılık olarak tanımlanan inşaat işinede başladığı, bu taşınmazı edinmek için maliklerini araştırdığı davacı ve onun oğluyla telefonla irtibat kurduğu sabittir.
Öte yandan, davacının kızı Perihan'ın arkadaşı olan ve halen bu yerin satışıyla ilgili olarak açılan kamu davasında tutuklanan Markos ve onun tanıdığı kişilerce, gayri menkulün tapu fotokopisinin davacıdan alındıktan sonra, arsanın imar v.s. durumlarının tesbit edilerek emlakçılarla bağlantı kurulduğu, davacı adına sahte vekaletname düzenlen p, sahte isim ve nüfus cüzdanlarıyla bu yerin satışı için gerekil işlemlerin tamamlandığı 10.5.1993 günü Mahmut A... isimli birisine satıldığı, davalınında 13.5.1993 tarihinde Mahmut'dan devren taşınmazı edindiği esasen sabittir. Değinilen bu hususlar yanların ve mahkemenin de kabulündedir. Ancak ikinci el durumundaki davalının iyi niyetli olup olmadığı üzerinde yeterince durulup bu yön tam olarak aydınlığa kavuşturulmamış, halen devam eden kamu davasının sonucu beklenilmemiştir. Hal böyle olunca, olaya karışan Markos ve arkadaşları hakkındaki kamu davasının sonucunun beklenmesi,yukarıda değinilen kanıtlar ve olgularla birlikte değerlendirilmesi belirlenecek duruma göre bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek hüküm kurulması doğru değildir.
Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan sebeplerden ötürü HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMLASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine 16.5.1.995 tarihinde yürürlüğü giren Avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 6.000.000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına 2.4.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.