 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/9544
Karar no : 1995/11995
Tarih : 22.9.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacılar tarafından, davalı aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılamasında, Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle, duruşma günü olarak saptanan 22.9.1995 Cuma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Erman A... ile temyiz edilen vekili Avukat Vedat A... geldiler, duruşmaya başlandı süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi iş karara bırakıldı bilahare dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacılar, miras bırakanları Hediye Y...'ın çekişmeli 15 adet çaplı taşınmazda hisse sahibi iken 9.6.1965 tarihinde düzenlenen resmi senetle bu hisselerinin davalıya Satılmış olduğunu, bu satış senedinin sahte olduğunu,senette satıcı olarak miras bırakan ile mirasçılarından Ayfer'in Hizalarının bulunduğu nü,daha önce ise mirasçı Ayfer'in kendi hissesi yönünden açtığı aynı tür dava sonucu senedin sahteliğinin sabit olması karşısında iptale karar verildiğini, şimdi ise miras bırakanın hisseleri yönünden işbu davayı açarak miras bırakanlarının satmış gözüktüğü hisselerin iptaliyle veraset belgesindeki miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
Mahkemece, " Öncesinde mirasçılardan Ayfer'in açtığı ve kesinleşmiş 20.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1.7.1994 tarih 1993/406-455 sayılı ilamı ile satış akdininin sahteliği isbat olduğu "gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ancak, hükme dayanak yapılan daha önce mirasçılardan Ayfer'in açtığı Ankara Asliye 20. Hukuk Mahkemesindeki davada, senet altındaki imzalar üzerinde Ayfer yönünden tetkikat yapılmış ve Ayfer'in imzasının sahte olduğu saptanmış isede, Davacılar murisinin imzası yönünden hiçbir araştırma yapılmamıştır. Hal böyle olunca, tarafların, bu yöndeki tüm delillerinin toplanması, senette miras bırakanın ismi altındaki imzanın sahte olup olmadığının uzman bilirkişilerden rapor alınmak suretiyle saptanması sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yukarda yazılı olduğu üzere yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden dolayı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.5.1995 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 6.000.000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına 22.9.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.