 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E:1995/5051
K:1995/7786
T:26.05.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Yanlar arasında karşılıklı açılıp görülen tapu iptali, tescil ve vesayetin kaldırılması davasının yapılan yargılamasında, Mahkemece, iptal ve tescil davasının reddine dair verilen kararın iptal davacısı vekili tarafından duruşmalı temyizi üzerine: Duruşma günü olarak saptanan 26.5.1995 Cuma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Av.Sadettin U... ile temyiz edilen vekili Av.M.Esat U... geldiler duruşmaya başlandı,süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi,duruşmanın bittiği bildirildi, i ş karara bırakıldı bilahare dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Birleştirilen davaların ilkinde; hata,hile, gabin ve ehliyetsizlik hukuksal nedenlerine dayanıldığı, diğerinde vesayetin kaldırılmasının istenildiği açıktır.
Bilindiği ve yargısal uygulamada benimsendiği gibi, bir davada dayanılan maddi olaylar için birkaç hukuki sebebin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yan yoktur. Nedenlerden birinin, diğerinin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece öncelik ve önemlilik derecesine göre, birden çok hukuksal neden birlikte araştırma ve değerlendirme konusu yapılabilir. Hemen belirtilmelidir ki, 11.4.1990 gün, 1990/1-152-236 sayılı Hukuk Genel Kurulu ilamında ayrıntılı biçimde açıklandığı Hukuk Usulü Muhakemeleri K. nun 74-75 ve 76. maddelerinde belirtildiği üzere, Yargıç davacının bildirdiği maddi olay ve son istekle bağlı ise de; belirtilen maddi olayda hangi hukuki sebebe göre, hüküm vereceği yada yasa maddesini nazara alacağı hususunu tayin ve takdir etmek durumundadır. Hatta hukuki sebep yanlış gösterilmiş veya hiç gösterilmemiş olsa bile Mahkemece, en uygun hukuki sebep bulunarak ona göre bir karar verilecektir.
O halde, davada açıklanan olgulara göre, öncelikle vesayet altındaki Behiye S... ilgili ehliyetsizlik iddiasının araştırılması, tüm deliller toplandıktan sonra bu yönde Adli Tıp Kurumundan görüş alınması, ehliyetsizliğin kanıtlanmaması durumunda diğer dava
sebeplerinin araştırılması ve değerlendirilmesi, öte yandan birleştirilen dava konusunun da araştırılıp değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK. nün 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine 16.5.1993 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına 25.5.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.