 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E. 1995/3244
K. 1995/6097
T. 21.4.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI
DOĞRU ESASA DAYALI TAPU KAYDI
KARAR ÖZETİ: 10.9.1957 tarih ve 7044 sayılı 'Vakıf Olan Tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin Vakıflar Umum Müdürlüğü'ne Devrine Dair Kanun, 13.9.1957 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu Kanunun 1. maddesi ile, aslında vakıf yoluyla vücuda gelip de muhtelif kanunlar veya sair suretlerle Hazine, Belediyeler ve hususi idarelerin mülkiyetine geçmiş bulunan muhafazası gerekli tarihi ve mimari kıymeti haiz eski eserlerin mülkiyeti, tekrar Vakıflar Umum Müdürlüğü'ne devrolunmuştur.
7044 sayılı Kanunun Uygulama Şeklini Gösteren Tüzüğün 3. maddesinde açıklanan usule göre tapuda devir ve tescil işlemi yapıldığına göre, usulsüz ve yolsuz tescilden sözedilemez.
(7044.s. EEDK. m. 1)
[7044 s. Kanunu Uygulama Tüz. -6/2517 s.
(19.12.1963 Ta.) m. 3]
Taraflar arasında görülen davada; davacı tarafından, davalı aleyhine açılan tapu iptali, tescil davasının yapılan yargılamasında; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından duruşmalı temyizi üzerine dosya incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Geçmişimizi zamanımıza bağlayan kültür hazinelerimizin en önemli bölümlerinden birini de vakıf eserlerinin oluşturduğu kuşkusuzdur. Ne varki, aslı vakıf olan eserlerin bir kısmının çeşitli yasalarla Hazine, belediye ve Özel İdarelerin mülkiyetine geçtiği de bir gerçektir. İşte her yönüyle büyük değer taşıyan bu mirasın, daha iyi korunması, bakım ve onarımı, daha sonrada, gelecek nesillere aktarılması için, yasakoyucu aslında vakıf olan, tarihi ve mimari durumundaki Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün mülkiyeti altına alınmasını uygun görmüş, bu amaçla 10.9.1957 tarih ve 7044 sayılı Aslında Vakıf Olan Tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin Vakıflar Umum Müdürlüğü'ne Devrine Dair Kanunu 13.9.1957 tarihinde yürürlüğe koymuştur.
Öte yandan, mülkiyetin devrindeki aksaklıkları ve gecikmeleri Önlemek, mülkiyet intikalinin en kısa zamanda gerçekleşmesini bağlamak istemiş bu doğrultuda sözkonusu Yasanın 1. maddesinde aynen aslında vakıf yoluyla vücuda gelipte muhtelif kanunlar veya sair suretlerle Hazine, Belediyeler ve hususi idarelerin mülkiyetine geçmiş bulunan muhafazası gerekli tarihi ve mimari kıymeti haiz eski eserlerin mülkiyeti, tekrar Vakıflar Umum Müdürlüğü'ne devrolunmuştur" hükmünü koymak suretiyle, Medeni Kanunun tapulu taşınmazların mülkiyetinin geçmesine ilişkin genel prensiplerine bir ayrıcalık getirmiştir. Anılan maddenin açık hükmüne göre olayda artık Medeni Kanunun genel nitelikteki 935. maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır.
Nitekim, 7044 sayılı Kanunun Uygulama Şeklini Gösteren Tüzüğün 3. maddesinde; bu tür eserlere ilgili belgelerin tapu kayıtlarının devri talebiyle Tapu Sicil Muhafızlığına verilmesi halinde, durumun Muhafızlıkça, taşınmazı mülkiyetinde bulunduran Hazine, Belediye veya Özel İdereye bildirileceği, belirtilen süre içerisinde itiraz edilmezse Vakıflar Genel Müdürlüğü adına tescil işleminin yapılacağı ilgili İdarece taşınmazın eski eserlerden bulunduğunu gösteren belgelere itiraz edilmesi halinde gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'na Vakıflar Yoluyla vücuda geldiğini tesbit eden belgelere itiraz edildiği takdirde, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'ne başvurulacağı, sonuçta gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun mütalaası ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün talimatı Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün görüşüne uygun ise Tapu Sicil Muhafızlığınca intikal işleminin yapılacağı, bu işleme karşı genel hükümler dairesinde kanun yollarına başvurabileceği açıkça belirtilmiştir.
Somut olayda, davalı idarenin tescil isteği davalı belediyeye bildirilmiş, itiraz edilmemesi üzerine tapuda devir ve tescil işlemi yapılmış olduğuna göre usulsüz ve yolsuz tescilden sözedilemez. Kaldıki tüm dosya içeriğine ve toplanan delillere göre, çekişmeli taşınmazın 7044 sayılı Yasa kapsamına girdiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. Davalı idarenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü, HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.5.1993 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.000 TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 21.4.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.