 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E. 1994/11660
K. 1994/12440
T. 14.10.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAŞINMAZIN VAKFINA DÖNÜŞÜ (RÜCU) KOŞULLARI
KARAR ÖZETİ: Mülkiyeti mutasarrıfına geçmiş olan taşınmazlarda, maliklerin Hazine'den başka mirasçı bırakmaksızın ölümleri halinde; 2762 sayılı Vakıflar Yasasının 29. maddesini değiştiren 2888 sayılı Yasanın yayımı tarihine kadar son mirasçı sıfatıyla Hazine ye intikal edipte, bu husus tapu kaydına işlenmemiş bulunan gayrimenkullerde mülkiyet, mahlülen vakfına döner. Buna göre; taşınmaz, mutasarrıfına hiç geçmemiş ise veya 2888 sayılı Yasanın yürürlüğünden önce Hazine adına tescil kararı alınmamışsa taşınmazın vakfına dönmesine karar verilmelidir.
(2762 s. Vakıflar K. m. 29)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Üsküdar Aslîye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 29.12.1993 gün ve 409-915 sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 25.4.1994 gün ve 3428-5404 sayılı kararın düzeltilmesi, süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı Hazine vekili; çekişmeli 506 ada 4 parsel sayılı taşınmazın Mehmet oğlu Kerim adına tapuda kayıtlı bulunduğunu, Üsküdar 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 19.4.1979 tarih, 1979/336-469 sayılı ilamı ile atanan kayyım tarafından idare edildiğini, kayyım tarihinden itibaren on yıllık süre geçtiğini ileri sürerek, Hazine adına tescilini istemiştir.
Vakıflar idaresi ise, çekişmeli taşınmazın Havva Hatun Vakfı'na ait olup mutasarrıfı Iran uyruklu Mehmet oğlu Kerim'in çocuksuz olarak ölümü üzerine maluliyetinin kesinleştiğini, mahluliyet anından itibaren taşınmazın vakfına döneceğini belirterek, Hazinenin vaki muarazasının mefiine, kayyım şerhinin kaldırılmasına, taşınmazın Mehmet oğlu Kerim adına olan kaydının iptali ile Havva Hatun Vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiş, irtibatlı olmaları nedeni ile her iki dava dosyası birleştirilmiştir.
Birleştirilen ve ilgileri nedeni ile getirtilen dosyaların içeriğine ve toplanan tüm delillere göre, çekişmeli taşınmazın Havva Hatun Vakfı ' ına kayıtlı olduğu tartışmasızdır. Mutasarrıf Mehmet oğlu Kerim'in yaptırılan araştırmalara rağmen bulunamaması ve sağ ve ölü olduğunun da anlaşılamaması üzerine taşınmaz MK.nun 377. maddesi uyarınca yukarıda sözü edilen mahkeme kararıyla tayin olunan kayyım aracılığı ile idare edilmeye başlanmış, öte yandan Vakıflar idaresi de aynı nedene dayanarak 4.11.1991 tarihinde mahluliyet kararı alınmıştır. Ayrıca, mutasarrufun mirasçıları olduklarını iddia eden kişilerce açılan kayyımın kaldırılmasına ilişkin dava da retle sonuçlanarak kesinleşmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, 22.9.1983 tarih, 2888 sayılı Yasa ile değişik 2762 sayılı Vakıflar Yasasının 29. maddesinin?. fıkrasında aynen; bu madde gereğince mülkiyeti mutasarrıfına geçmiş olan gayrimenkullerde maliklerin Hazineden başka varis bırakmadan ölümleri halinde mülkiyet, mahlulen vakfına rücu eder. Bu kanunun yayımı tarihine kadar maliklerin ölümleri üzerine son mirasçı sıfatıyla Hazineye intikal edipte bu husus tapu kaydına işlenmemiş bulunan gayrimenkullerde yukardaki fıkra hükmüne tabidir. Kuralını getirmiştir. O halde aslolan taşınmazın vakfa rücu etmesidir. Ancak vakıf taşınmazın mülkiyetinin mutasarrıfına geçmiş olması, mutasarrıfın başka mirasçı bırakmadan ölmesi ve 2888 sayılı Yasanın yürürlük tarihine kadar Hazine adına tescil edilmesi halinde mülkiyet Hazinede kalır. Taşınmaz muhtasarrafına hiç geçmemiş ise veya 2888 sayılı Yasanın yürürlüğünden önce Hazine adına tescil kararı alınmamışsa taşınmaz Vakfa döner. Somut olayda, taşınmazın mülkiyeti mutasarrıfa geçmiş, ancak gaip olduğundan bahisle anılan Yasanın yürürlüğe girme (24.9.1983) tarihinden önce Hazine adına sicil oluşmamıştır. Bu itibarla, taşınmazın Hazineye geçmesine yasal olanak yoktur. Olayda, MK.nun 531. maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Hazine tarafından mahluliyet kararının iptali için idari mahkemece açılan dava sonuca etkili değildir. Kaldı ki mahluliyet kararları aleyhine adli yargıda dava açılması gerektiği yönündeki içtihatlar artık kararlılık kazanmıştır.
Hal böyle olunca yerel mahkemece, Vakıflar İdaresinin açtığı davanın kabulüne, Hazine davasının reddine, ilişkin yerel mahkeme kararı' nın onanması gerekirken, yanılgıya düşülüp ve idari yargıda mahluliyet kararının iptali için açılan davanın sonucunun beklenilmesi, gerekçe gösterilmek suretiyle bozulduğu bu kez yapılan inceleme sonunda anlaşıldığından, karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairenin 25.4.1994 tarih, 1994/3428-5404 sayılı bozma kararının ortadan kaldırılmasına, Yerel Mahkemece kurulan 29.12.1993 tarih, 1990/409 esas; 1993/915 sayılı kararın(ONANMASINA), 14.10.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.