 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1990/3569
K: 1990/2930
T: 05.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel Mahkemece verilen karar, yasal süre içerisinde davalı tarafından temyiz edildiğinden, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Kısa kararda davanın rededilmesine karşın gerekçeli kararda davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuştur. böylece, kısa karar ile gerekçeli karar arasında açık bir çelişki ortaya çıkmıştır. H.U.M.K'nun 381. maddesi uyarınca mahkeme yanları iddia ve savunmalarını dinledikten sonra yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder. Davadan tefhim ettiği kararla elini çeken hakim, artık bu kararını değiştiremez. Yargılamanın aleniyeti ve kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile H.U.M.K'nun 382. madesine göre aslolan tefhim edilmiş bulunan kısa karardır. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması aleniyet kuralına aykırı düşer ve mahkeme kararlarına güveni ve saygınlığı sarsar. Bu nedenle gerekçeli kararın tefhim edilen karara uygun olarak yazılması (düzenlenmesi) zorunludur. Anılan yön, kamu düzeniyle ilgilidir. Gerek öğretide, (Bkz. B. KURU, Hukuk Muhakemeleri Usulü 4. baskı, 1982, cilt III, s. 2334) gerek yerleşmiş yargısal uygulamada (HGK, 25.6.1980 tarih, 1978 4 - 1118 E, 2083 K. 3. H. D. 11.11.1986 tarih 10304-10307, 4. H. D. 27.3.1981 tarih, 3177-3884, 11. H. D. 10.11.1987 tarih 5654-6096 sayılı kararları) değinilen ilkeler tam bir itifakla ifade edilmiş bulunmaktadır. O halde, Mahkemece yapılacak iş, kısa karara uygun olarak gerekçeli kararı düzenlemek, bunu yanlara tebliğ etmek, kanun yollarına başvurulması durumunda da gereğini yerine getirmekten ibarettir. Somut olayda, açıklanan ilkelerin gözardı edilerek kısa karara uygun düşmeyecek şeklide gerekçeli karar düzenlenmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle açıklanan nedenden ötürür hükmün H.U.M.K'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,(...) 5.3.1990 tarihinde oybirliği ile karar verildi.