Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1989/2037
K: 1989/3354
T: 21.03.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Karacabey Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 2.2.1988 gün ve 91-10 sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 31.10.1988 gün ve 7199Y-11376 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde taraf vekillerince istenilmiş olduğundan; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
 
KARAR: Davacı vekili; çekişmeli taşınmazların müşterek miras bırakan Ömer beyin ölümü ile çocukları Azize, Fatüma ve Hakkı'ya kaldığını, Azize'nin miras payının da 1934 yıllarında müvekkilinin annesi Fatma'ya kayden devredildiğini, hal böyle iken, tapulama sırasında bu taşınmazların tamamının yalnızca Hakkı mirasçısı durumundaki davalı Ayşe adına senetsizden tesbit edildiğini ileri sürmüş, miras payı oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı vekili; çekişmeli taşınmazların bir kısmının müşterek miras bırakandan kalmadığını, muristen kalanların ise, haricen taksim edildiğini savunmuştur.
Mahkemece, (40-50 yıldır süregelen zilyetliğin, harici bir taksim yapıldığının karinesi olduğu) gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Gerçekten, çekişmeli taşınmazlarda 40 yıldan beri davalı ve miras bırakanlarının zilyet bulundukları anlaşıldığına göre, bu olgu harici bir taksimin yapıldığına karine sayılabilir. Ancak, karine sayılan durumunda diğer deliller ile doğrulanması zorunludur. Hemen belirtmek gerekirki, yanlara miras yoluyla kaldığı iddia edilen taşınmazlardan bir kısmı davacının babası Salih tarafından annesi Fatma namına üçüncü kişilere satılmış ve uzun yıllar buna karşı konulmayarak, tapulamaca da satılan taşınmazlar o kişiler (satın alanlar) adına tesbit görmüş ise, anılan husus süregelen eylemli kullanma (zilyetlik) ile birleştiğinde, önceden harici bir taksimin yapıldığını ortaya koyabilir. Ne varki, somut olayda değinilen hususun kesin olarak açıklığa kavuşturulduğunu ve bu konudaki soruşturmanın hükme yeterli düzeye getirildiğini söyleyebilmek olanağı yoktur. O halde, çevreyi iyi bilen yaşlı ve yansız kişiler aracılığıyla yeniden keşif yapılmalı, ve davacının babası Salih tarafından üçüncü kişilere satıldığı söylenen taşınmazların, tesbitlerine esas alınan kaytılar da uygulanmak suretiyle kimden yada kimlerden kaldığı belirlenmeli ve böylece, önceki malikler veya mirasçıları arasında harici bir taksimin gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği duraksamaya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır.
Ayrıca, 2583 sayılı parseldeki davacının oturduğu binanın (muhtesatın) yaptırılış tarihi (tapulamadan önce mi, sonra mı olduğu) ve kime ait bulunduğu kesin olarak belli edilmeli, sonradan yaptırıldığının anlaşılması halinde işbu davanın tesbit günündeki hukuksal durumun (mülkiyet durumunun) değiştirilmesine yönelik olduğu dikkate alınarak, muhtesattan doğan kişisel haklar saklı tutulmak suretiyle bir karar verilmelidir. Yerel mahkemenin incelemeyi ve uygulamayı tümüyle tamamlamadan noksan soruşturma ile yetinerek, hüküm kurması doğru değildir. Anılan yönler karar düzeltme isteğinin incelenmesi sonucu anlaşıldığından, davacıların karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 440. maddesi uyarınca kabulüne ve Dairenin 31.10.1988 tarih, 7199/11376 sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına, Karacabey asliye Hukuk Mahkemesi'nce kurulan 2.2.1988 tarih, 91/10 sayılı hükmün belirtilen nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.3.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini