 |
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1989/13472
K: 1990/3819
T: 20.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Yanlar arasında görülen davada; davacılar, çaplı taşınmazlarına davalıların vakii haksız elatmalarının önlenmesini ve taşkın yapının yıktırılmasını istemişlerdir.
Davalılar, iyiniyetle yapılandıklarından bahisle temliken tescil isteğinde bulunmuşlar ve esas davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkeme esas dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına ve taşkın yapı alanı 66.60 m2 yerin davalılar adına 3.663.000 lira karşılığında temliken tesciline dair verilen karar yasal süre içerisinde davacılar tarafından temyiz edilmekle gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Hükmüne uyulan bozma ilamında uyuşmazlığa ilişkin yasal kurallar hakkında ayrıntılı bir biçimde açıklamada bulunulmuş ve yıkım halinde aşırı zarar doğup doğmayacağının saptanması gereğine işaret edilmiştir.
Buradaki aşırı zarardan maksat, arsa sahibinin taşkın yapının kaldırılmasındaki çıkarı ile yapı sahibinin bu yüzden uğrayacağı zarar arasında açık bir oransızlık bulunup bulunmaması halidir. Bunun da her olayın kendine özgü niteliğine göre, kendi koşulları içinde belirlenmesi ve değerlendirilmesi gerekir.
Bu ilke ışığında davakonusu olaya bakıldığında alınan bilirkişi raporlarına göre, arsa sahibinin çıkarı 3.663.000 lira iken taşkın yapı sahibinin zararı 1.345.000 (1.386.000) liradır. Ayrıca soyut bir şekilde taşkın yapı sahibinin kullanım yönünden aşırı zarar göreceğindensöz edilmiş ise de bunun ayrıntısı belirtilmemiş ve parasal miktarı açıklanmamıştır.
Hal böyle olunca, değinilen kurallar çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapıldıktan sonra ortaya çıkacak duruma göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hükme varılması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA(...) 20.3.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.