Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E:1989/12036
K:1989/13431
T:13.11.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
* ELATMANIN ÖNLENMESİ
* TAZMİNAT
* İYİNİYET
ÖZET : Satışı geçerli olmayan tapulu taşınmazın, tapu kaydına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesi gerekir.
Ancak, davacı iyiniyet ile zilyetten haricen aldığı satış bedelini geri vermedikçe alıcıyı (davalıyı) yararlanmadan men edemez.
İyi niyetli zilyed, zilyed olduğu şeyi geri vermekle zorunlu tutulduğu kişiye karşı bu yüzden hiçbir ödence vermeye zorunlu değildir.
(743 s. MK. m. 634)
(818 s. BK. m. 213)
(2644 s. Tapu K. m. 26)
 
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve tazminat davası sonunda Yerel Mahkemece verilen karar, yasal süre içerisinde davalı vekilince temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı, tapu kaydı ile kendisine ait bulunan taşınmaza davalı şirketin elattığını, toprak hafriyatı yapmak suretiyle taşınmazın vasfını değiştirdiğini ve böylece, zarara sebebiyet verdiğini ileri sürmüş; elatmanın önlenmesini ve uğranıldığını bildirdiği zarar karşılığının ödetilmesini istemiştir. Davalı şirket vekili, haricen satın alınan taşınmazda iyiniyetli zilyed olarak faaliyet gösterdiklerini savunmuştur.
Dosya içeriğinden ve toplanan delilerden, çekişmeli taşınmazın tapu dışı (harici) satışla davalı şirketin zilyetliğine terkedildiği, bu nedenle şirketin iyiniyetli zilyed durumunda olduğu anlaşılmaktadır. Nevarki, tapulu taşınmazın haricen yapılan satışı geçerli değildir (MK. m.634; BK. m. 213; 2644 sayılı Tapu Kanunu m. 26). Hal böyle olunca, tapu kaydına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesinin gerekeceği kuşkusuzdur. Ancak, satıcı (davacı) haricen aldığı satış bedelini geri vermedikçe, alıcıyı (davalıyı) yararlanmadan men edemez (10.7.1940 tarih, 2/77 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı). Öte yandan, MK.nun 906. maddesi hükmünce "Hüsniyetle zilyed olduğu şeyden mevcudiyetine kanı bulunduğu hakkına muvafık surette istifade eden kimse, o şeyi iade ile mükellef tutulduğu kimseye karşı bu yüzden hiçbir tazminat itasına mecbur olmaz. Gerek ziyadan, gerekse hasardan mes'ul tutulamaz." Anılan hüküm, özellikle, tapuda kayıtlı ve fakat haricen satışı yapılmış taşınmaza veya taşınmazlara zilyed olan kişinin sorumluluğunu ve iadenin konusu ile kapsamını düzenlemiş bulunmaktadır. Gerçekten, iyiniyetli olmasına rağmen, zilyetliği geçerli bulunmıyan bir sözleşmeye (hukuksal ilişkiye) dayandığı için bu tür bir istihkak davasına muhatap olan zilyed; dava sonunda taşınmazı sahibine iade ederken kısmi bir yasal koruma (himaye) altına alınmaktadır. Belirtmek gerekirki, taşınmazı iyiniyetle haricen satın alarak devralan zilyedin, iyiniyetini, daha sonrada sürdürmesi zorunludur. Bu noktada şu soru akla gelmektedir. Acaba, hakkında mücerret dava açılmış olması zilyedin iyiniyeti ortadan kaldırabilecek midir? Değinilen konuda Avusturya Medeni Kanunu, davadan sonra zilyedin suiniyetli duruma düştüğünü açıkça ifade etmektedir. Buna karşılık Fransız doktrini, dayaya rağmen iyiniyetin devam ettiğinde fikir birliği içersindedir. Alman Medeni Kanunu doğrultusundaki Türk-İsviçre Medeni Kanununda ise, kaideten zilyed, mücerret dava ile iyiniyetini kaybetmiş sayılamaz; fakat, o andan itibaren şeyde (taşınmazda) kusuruyla meydana getirdiği zararlardan sorumlu tutulur.
İyiniyetli zilyedin sorumluluğunun kapsamını tayinde kullanılacak ölçüte (kıstasa) gelince; bu dayanılan hakka göre tayin edilecek bir keyfiyettir. Hakkın hudutları da, icabı gereği yalnız kanun veya yalnız sözleşme yada Her ikisinin yardımı ile çizilebilir. Kendisine bırakıldığına inandığı hakka (kanı olunan "Metruz hakka) uygun surette hareket ederek şeyi (taşınmazı) kullanan ve ondan faydalanan iyiniyetli zilyedin, kural olarak yasal borcu, iyiniyetin sona erdiği andaki hali ile şeyi iade etmekten ibarettir.
Somut olayda, iyiniyetli zilyed bulunan davalı şirket, yasa maddesinin deyimiyle (...mevcudiyetine kani olduğu hakkına muvafık surette taşınmazdan istifade eden kimse...) durumundadır. Kafı olunan hak ise, taşınmazı şirketin faaliyet gösterdiği alan içersinde kullanma şeklinde ortaya çıkmaktadır. Esasen, satıcı olan davacı dahi, kullanmanın bu şekliyle gerçekleşeceğini bilen yada bilmesi gereken kişi konumundadır.
O halde, yukarıda belirtilen ilkeler ve olgular gözetilerek, harici satış bedeli için davalı yararına hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesine; tazminata ilişkin isteğin ise reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün belirtilen nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.11.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini