 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 2002/719
K: 2002/1486
T: 24.4.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TASARLAYARAK ADAM ÖLDÜRME SUÇU
- KARARLARIN NİTELİĞİ
İÇTİHAT ÖZETİ: Mahkeme kararları, Anayasa'nın 141/3 ve CYY.nın 32 ve 260. maddeleri uyarınca gerekçeli olarak yayılmalıdır. Serbest istenç ürünü olduğunun kabulü ile itibar edildiği yayılan hazırlıktaki ikrarların mahiyet ve içeriğine kararda yer verilmediği gibi, olayın oluş biçimi, suçun nedeni ve hangi koşulda, nerede nasıl işlendiği ve "tasarlama" olarak kabule götüren olguların Yargıtay denetimine olanak sağlayacak nitelikte gerekçeli olarak açıklanmaması yasaya aykırıdır.
(2709 s. Anayasa m. 141/3)
(765 s. TCK. m. 450/4)
(1412 s. CMUK. m. 32, 260)
Salim ile Güler'i taammüden birlikte öldürmekten sanıklar Adem ile Ekrem, işbu ölümle biten kavgaya feri fail olarak katılmaktan sanık Ömer yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (Antalya ikinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 7.6.2001 gün ve 109/240 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: duruşmalı olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1- Sanık Adem'in hükümden sonra 27.7.2001 tarihinde öldüğü dosyaya katılan nüfus kaydından anlaşılmış olmakla hakkındaki hükmün bozulmasına ve CMUK.nun 322. maddenin verdiği yetkiye müsteniden TCK. 96. maddesi uyarınca kamu davasının ortadan kaldırılmasına,
Sanıklar Ekrem ve Ömer haklarındaki hükümle ilgili incelemede;
Mahkeme kararları Anayasanın 141/3 ve CMUK. 32. maddeleri uyarınca gerekçeli olarak yazılır.
CMUK. 260. maddesine göre hükmün dayanağı ispatlanmış olgular ve bu olguların kabul olunan suçun unsurlarına uygunluğu açıklanmalı, ayrıca cezayı kaldıran, azaltan ya da ağırlaştıran sebeplerin sabit sayılıp sayılmadığı da açıkça yazılmalıdır.
İncelenen dosyada, sanıklar Ekrem ve Adem'in maktulleri taammüden öldürdükleri, sanık Ömer'in de bu suçlara feran iştirak ettiği şeklindeki kabul, hazırlıktaki ikrarların zorla alınmayıp samimi irade mahsulü olduğunun anlaşılmasına dayandırılarak bu ifadelere itibar olunduğu belirtilmiş ise de, bu ikrarların mahiyet ve içeriğine kararda yer verilmediği gibi, olayın cereyan şekli yani suçların herhangi nedenle ve hangi şartlar dahilinde, nerede ve nasıl işlendiği, suç vasfının taammüd olarak tayinini kabule sevkeden vakıalar açıklanmamıştır.
Bu sebeplerle Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde gerekçe gösterilmemesi,
Kanuna aykırı olup sanıklar Ekrem ve Ömer vekillerinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı inceleme sırasında temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle bu sanıklar hakkında kısmen resen de temyize tabi bulunan hükmün CMUK.nun 308/7. maddesi uyarınca ve değişik gerekçe ile tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 24.4.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.