 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 2002/1187
K: 2002/1798
T: 13.5.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
765/m.31,65,448
Öldürmek kastı olmaksızın müessir fiil sonucu Harun P'in ölümüne sebebiyet vermekten sanıklar Mehmet Nuri A' ile Niyazi A, işbu ölümle biten kavgaya katılmaktan sanık Cengiz Akdağın yapılan yargılanmaları sonunda:Hükümlülüklerine ilişkin ( HINIS ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 2.5.2001 gün ve 22/38 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C.Savcısı, sanık Mehmet Nuri A. ve müdahil taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR :
1-Hüküm tarihinde dahi sanık Cengiz'in 15 yaşını ikmal ettiği; bu nedenle bir kısım oturumların gizli yerine açık olarak yapılması ve hükmün de açık olarak tefhimi telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır,
2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebebi dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Mehmet Nuri müdafiinin suçun sübut bulmadığına, Cumhuriyet Savcısının eksik incelemeye, sanık Mehmet Nuri'nin TCK. 464/1, Cengiz'in 452/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarının gerektiğine, müdahil vekilinin tüm sanıkların TCK. 64/1,448. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarının gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
İncelenen dosya içeriği delillere ve oluşa göre; olay günü maktül Harun P'in tanık Selahattin ile birlikte ot biçtikleri sırada, sanıklar Cengiz ve Erdal A'ın sığır sürülerinin Ahmet A. isimli şahsın çayırına girdikleri, Harun P'in bağırarak "neden adamın çayırını yediriyorsunuz, zaten bu sene ot yok" ikazına onların da "sen niye karışıyorsun" diye karşılık verdikleri, Harun'un tekrar bağırması üzerine Erdal'ın gidip babası diğer sanık M.Nuri A'ı çağırdığı, sanık M.Nuri A'ın da yanında Zülküf A. ile birlikte olay yerine geldikleri burada M.Nuri'nin maktüle hakaret etmesi ve vurmaya kalkışması, maktülün de karşılık vermesi üzerine çıkan kavgada orada bulunan çocuklarına ve olay yerine gelen yeğeni sanık Niyazi A'a "ne duruyorsunuz vurun..." dediğinde sanık Cengiz A'ın taşla maktülün kafasına, sanık Niyazi A'un da rambo bıçakla karnına vurarak
yaraladıkları, maktülün bir müddet sonra da aldığı yaralardan öldüğü, yapılan otopsiye ve alınan raporlara göre kafada oksipital bölgede 2 cm. uzunluğunda künt yara olup bu yaranın kemiğe gelmediği, kafatası açıldığında beyinde travmaya uyan bölgede dura altında multip ven kanaması tesbit edildiği, sağ hemisfer interserebral bölgenin kanla dolduğu, ancak kafa kemiklerinde kırık olmadığının görüldüğü, göğüste herhangi bir patolojiye rastlanmadığı, karına gelen bıçak yarasının ise peritonu delerek karaciğer sağ lobunu arkadan çıkacak şekilde delerek geçip bu organı parçaladığı ve maktülün ölümünün kafa travmasına bağlı kafa içi değişimler ile kesici-delici alet yaralanmasına bağlı iç organ harabiyetinden gelişen kanamalardan meydana geldiği görülmüştür,
Bu oluş çerçevesinde;
a- Sanık Mehmet Nuri A'ın; diğer sanıklara ne duruyorsunuz vurun diyerek teşvikle olay yerine rambo bıçakla gelip bıçağı vurarak maktülü öldüren sanık Niyazi A'un fiiline fer'an iştirakten TCK. 448,65/1. maddeleriyle,
b- Sanık Cengiz'in, maktülün başına hayati tehlike oluşturacak şekilde taşla vurmasının kafa kemiklerinde kırıklar oluşturmaması dikkate alınıp sanık Niyazi'nin bıçakla öldürme fiiline maktülün mukavemetini kırmak suretiyle iştirak niteliğini oluşturduğundan TCK. 448,65/3. maddeleriyle,
c- Sanık Niyazi A'un ise; rambo bıçakla maktülün iç organlarında parçalama husule getirecek şiddetle vurması ve maktülün olay sonrası ölümü dikkate alındığında; kullanılan aletin niteliği, hedef alınan bölge ve sonuçları itibariyle emsal uygulamalar çerçevesinde TCK. 448. maddesiyle tecziyeleri yerine yazılı şekilde suçlarına vasıf verilmesi,
d-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanık Niyazi hakkında TCK. 31. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı müdahil vekili ve C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden kabulüyle sanıklar haklarındaki hükümlerin kısmen tebliğname gibi BOZULMASINA 13.5.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.